Doktor Çelikkalkan, hastalığın belirtileri ve hastalıktan nasıl korunulması gerektiği hakkında önemli ipuçları paylaştı.
Çelikkalkan, el-ayak-ağız hastalığının belirtilerinin genellikle virüsle temas ettikten 3-7 gün sonra ortaya çıktığına dikkat çekerek, “Hastalığın ilk belirtisi genellikle ateştir. Yutkunmada zorluk ve rahatsızlık hissi oluşabilir. Ağız içinde, özellikle dil ve yanaklarda ağrılı kabarcıklar ve yaralar görülür. Bunun yanı sıra, avuç içi ve ayak tabanında kırmızı döküntüler veya küçük kabarcıklar oluşur. Çocuklarda genel bir huzursuzluk ve yorgunluk gözlenebilir.” dedi.
Kalabalıklardan kaçının
Hastalıktan korunmak için hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Çelikkalkan, “Özellikle tuvalet kullanımı, yemek hazırlama ve hasta birine temas sonrası eller sık sık yıkanmalıdır. Oyuncaklar, mobilyalar ve ortak kullanılan eşyalar düzenli olarak dezenfekte edilmelidir. Salgın dönemlerinde kreşler, oyun alanları ve okullar gibi kalabalık alanlara gitmekten kaçınılmalıdır. Hasta bireylerle yakın temastan kaçınılması bulaş riskini azaltabilir.” dedi.
Su ve çorba tüketilmeli
El-ayak-ağız hastalığının spesifik bir tedavisi olmadığını belirten Çelikkalkan, semptomları hafifletmeye yönelik yöntemlerin kullanıldığını söyleyerek, “Çocuklarda ateş yüksekliği süt çocukluğu döneminde 38 santigrat daha büyük çocuklarda da 38,5 santigrat derecenin üzeridir. Bu hastalıkta özellikle 6 yaş altındaki çocuklarda ateş kontrol altına alınmalıdır. Parasetamol veya ibuprofen gibi ilaçlar, ateşi düşürmek ve ağrıyı azaltmak için kullanılabilir. Bol sıvı alımı, dehidrasyonu önlemek için su, çorba ve sıvı gıdalar tüketilmelidir. Ağız yaralarını rahatsız etmeyecek püre, yoğurt gibi besinler tercih edilmelidir. Vücut direncini artırmak için yeterli uyku ve dinlenme önemlidir.” dedi.
Hekimden destek alın
Dr. Öğr. Üyesi Çelikkalkan, hastalığın genellikle hafif seyrettiğini ve birkaç gün içinde kendiliğinden iyileştiğini ancak bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde komplikasyonların nadiren de olsa görülebileceğini belirterek, şiddetli semptomlar durumunda bir doktora başvurulmasını önerdi.
Haber merkezi