İçinde bulunduğumuz yaz aylarının denizin ve kumun tadını çıkartmak için güneşte fazla kalan beyaz tenliler için adeta bir kâbusa dönüşebildiğini belirten Medical Park Ordu Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Özlem Ekiz, dikkat edilmesi gerekenler konusunda açıklamalarda bulundu.
Ultraviyole ışınlarının gün ışığının olduğu tüm ortamlarda mevcut olduğunu dile getiren Doç. Dr. Ekiz, “Güneş koruyucuları organik (kimyasal) ve inorganik (fiziksel) olmak üzere 2 gruba ayırmak mümkündür. Kimyasal koruyucular UV radyasyonu emerler, karmaşık moleküler etkileşimler gösterirler. Fiziksel koruyucular fiziksel olarak ışığı bloke eden ve yansıtan küçük parçacıklardan oluşur. Opak beyaz kalıntı bırakan fiziksel güneşten koruyucular görüntü açısından rahatsızlık verse de transparan güneşten koruyuculara göre daha etkilidirler” diye konuştu.
Güneş koruyucular 2-3 saatte bir yenilenmeli
Güneş koruyucularının, dışarı çıkmadan 30 dakika önce sürülmesini ve 2- 3 saatte bir yenilenmesi gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Ekiz, şu bilgileri paylaştı:
“Yüzme, terleme, yüzü silme-temizleme işlemlerinden sonra güneşten koruyucuların tekrarlanması gereklidir. Güneşten koruyucuların etkisini koruyabilmesi için 2-3 saatte bir tekrarlanmaları gerekmektedir. Günde 1 kez güneş koruyucu kullanımı yeterli değildir. Güneşten koruma faktörü (SPF) değeri 30’un üzerinde olan ürünler tercih edilmelidir. Yapılan çalışmalarda 30 koruma faktörünün üzerindeki koruyucular arasında belirgin olarak bir farklılık saptanmamıştır ve yaklaşık yüzde 90 ve üzeri koruma sağlar.”
Bu saatlere dikkat
Her ne kadar vücut için faydaları olsa da, aşırı derecede güneş ışığına maruz kalmanın cildimiz için büyük zararlara sebep olabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Ekiz, “Bu nedenle mümkün olduğu kadar güneş ışıklarının en dik olduğu saatler olan 10:00-16:00 arasında güneşten kaçınmamız gerekir. Dışarı çıkmadan yarım saat önce mutlaka en az 30 Faktör güneşten koruyucu sürülmesine özen gösterilmelidir” diyerek sözlerini noktaladı.