Suriye’deki yeniden yapılanma süreci, yalnızca Türk inşaat firmaları için büyük bir fırsat yaratmakla kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’deki inşaat sektörüne de zorlu bir dönem getirebilir. Türk inşaat şirketlerinin altyapı ve konut projeleriyle Suriye’deki yeniden yapılanmaya katkı sağlamak üzere bölgeye yönelmesi bekleniyor. Ancak bu durum, Türkiye’deki inşaat sektöründe ciddi iş gücü kayıplarına yol açabilir.
NTV'de yer alan habere göre, İlk hedeflerinin 'Suriye'yi yeniden ayağa kaldırmak' olduğunu belirten Colani, bu süreçte Türkiye'nin desteğinin alınmasını da önemli buluyor.
Uzun yıllardır tartışma konusu olan Suriye'nin inşası Esad rejiminin sona ermesiyle tekrar gün yüzüne çıktı. Birleşmiş Milletler'in yayınladığı rapora göre Suriye'nin savaş sonrası inşası için gereken bütçe 400 milyar doları aşabilir. Suriye ekonomisinin, iç savaşın yıkıcı etkilerinden kurtulabilmesi ise analistlere göre on yılı bulabilir.
İç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana ülkedeki konutların yüzde 17,5'i yıkıldı (bu analize son günlerdeki yıkımlar dahil değil) ve tahminler, çatışmalardan kaynaklanan altyapı hasarının 117,7 milyar doları bulduğunu gösteriyor. Yaşanan yıkım ve tahribat 2010 yılında ülkenin GSYİH'sinin 2 katına denk geliyor.
İç savaşın başlamasından bu yana Türkiye’de çalışan çok sayıda Suriyeli işçi, kendi ülkelerinde yeniden iş bulma ümidiyle memleketlerine geri dönmeye başladı. Suriye’deki yeniden inşa sürecinin hızlanmasıyla birlikte, Türkiye’deki inşaat sektöründe çalışan Suriyeli işçilerin sayısının hızla azalması bekleniyor. Bu da sektörde iş gücü sıkıntısı yaratacak ve projelerin zamanında tamamlanmasını zorlaştıracaktır.
Türk inşaat sektörü, yüksek ücretler ve azalan iş gücü nedeniyle zor bir döneme girebilir. Ayrıca, Suriye’deki projelere Türk işçilerin de katılması bekleniyor. Bu durum, Türkiye’deki inşaat firmalarının, projelerini sürdürme konusunda ciddi zorluklarla karşılaşmalarına yol açabilir.
Suriye’nin yeniden inşa süreci, bölgedeki ekonomik dengeleri yeniden şekillendirebilir. Ancak, bu sürecin Türkiye’deki inşaat sektörünü nasıl etkileyeceği, ilerleyen dönemde daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Atakan Öztürk