2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Âdem Topçu (27) ile taraf avukatları katıldı. Şehidin babası Turgut ile annesi Asiye Çangır da duruşma salonuna Sakarya’dan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
“Durmak istemedim”
Sanık Topçu savunmasında, Giresun istikametine seyir halindeyken bir kez motorun önünü kaldırdığını ancak makas attığı iddiasını kabul etmediğini söyledi. O sırada alkollü olmadığını, gece saatlerinde alkol aldığını iddia eden Topçu, “Sürüş anında kaskım kolumdaydı. Uyuşturucu kullanmamıştım. Olay yerine geldiğimde uygulama noktasını gördüm. Belgelerim eksik diye durmak istemedim. Personelin sol şeritte yolu kapatır halde olması nedeniyle sağ şeritten uygulamayı girmeden geçebilirim diye düşündüm. Sağda bir personel gördüm, bana doğru geldi. Fren yaptım, sağdaki personele çarptım. Kaza bu şekilde oldu.” ifadelerini kullandı.
Herhangi bir kasıtlı davranış yapmadığını savunan Topçu, “Motosiklet kullanıyorum, ben de ölebilirdim. Olan bitenden pişmanım. İşin bu noktaya geleceğini öngörmedim.” dedi ve şehidin ailesine yönelerek, “Başınız sağ olsun. Ben bilerek yapmadım.” diye konuştu.
“Bu kaza değil, cinayettir”
Şehidin babası Turgut Çangır, çocuğunu dualarla mesleğini yapacağı Ordu’ya yolcu ettiklerini belirterek, “Pişmanlığının gerçek olmadığını düşünüyorum. Daha önce de suç kayıtları var. Bu kaza değil, cinayettir. Bilerek bunu yapmıştır. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum.” şeklinde konuştu.
Anne Asiye Çangır ise şu anda çok üzgün olduğuna işaret ederek, “Günlerdir ne yaşadığımı kimse bilemez. Hayalleri olan, evlilik hazırlığı yapan bir astsubaydı. Hayattan koparılmıştır. Bu olayda kasıt olduğunu düşünüyorum. Sanığın bu eylemi karşısında ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırılmasını talep ediyorum.” dedi.
Hem kaskı yok hem de hızlı
Duruşmada, 10 tanık tarafından olayla ilgili beyanda bulunuldu. Olay günü trafikte sanığa denk gelen sürücü U.E, kafasında kaskı olmayan Topçu’nun süratli gittiğini, radarı gördüğünde aracının arkasına geçtiğini anlattı. Tesadüfen olaya denk geldiğini dile getiren tanık U.E, şehidin motosiklet sürücüne doğru gelmesi gibi bir durum olmadığını ifade etti.
Bir başka sürücü U.Ö. ise personelin sürücüye dur demesine rağmen durmadığını gördüğünü, önce bir görevli personeli sıyırarak geçtiğini ardından çarptığı Çangır’ın yaklaşık 50 metre savrulduğunu kaydetti.
“Motosiklet sürücüsünden şüphelendik”
Kontrol noktasında görevli personel A.P. de durmayıp sağ şeride yönlenen Topçu’nun aniden gaza yüklendiğini ve Çangır'a çarptığını gördüğünü aktardı. Tanık Y.T. de seyir halinde gördüğü sanığın trafiği tehlikeye sokacak şekilde hızlı ve tek teker üzerinde kullandığını gördüğünü belirterek, “Radarı görünce yavaşladı. Kendisini uyarınca da tepki verdi. Plakası yoktu, kaskı takılı değildi.” değerlendirmesinde bulundu.
Motosiklet sürücüsüne noktada dur ihtarını veren T.G, “Motosiklet sürücüsünden şüphelendiğimiz için durdurmak istedik. Hızını kesmedi, beni teğet geçti. 'Motosiklet durmayacak, kendinizi sakının' dedim. Arkadaşlarım kendisini sağa sola attı. Olayın heyecanıyla Fatih Astsubayımız kendini kurtaracak hamleyi tam yapamadı. Daha sonra şehidimize çarptı.” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
AA