CHP İl Binasında açıklamalarda bulunan Bülent Akpınar, yaptığı açıklamalarla belediyelerdeki sorunları gün yüzüne çıkardı.
“OSKİ çalışanları 5 yıldır mesai alamıyor”
Orbel ve OSKİ çalışanlarının mesai ücreti alamadığına değinen Akpınar, şunları söyledi; “Orbel çalışanları yaklaşık 8 aydır mesailerini alamıyorlar. OSKİ çalışanları, 5 yıla yakın zamandır mesai ücretlerini alamıyorlar. Ordu Büyükşehir Belediyesi’nde itfaiye personeli yasa gereği en fazla 180 saat çalıştırılması gerekirken, bugün 220 saate kadar çalıştırılıyor. Bu insanların emekleri Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından gasp ediliyor. Büyükşehir Belediyesi’nde yetkili makamda olanlar yarın, sözleşmede mesai ücreti ödemiyoruz ama bunun yerine izin verebiliriz yazıyor diyebilirler. Yapılan sözleşmede mesai ücreti yerine izin kullanma hakkı var. Ancak çalışanların herhangi bir şekilde mesai ücretlerini ödemedikleri gibi izin haklarını da kullandırtmıyorlar.
“Emekçilerin hakkını gasp etmeyin”
31 Mart seçimlerinde Başkan Hilmi Güler, Ordu Büyükşehir Belediyesi önünde canlı yayında paramız var dedi. O gün Orbel çalışanlarıyla toplu bir sözleşme imzaladı. Memur zamları üzerinden belediye çalışanlarına zam verileceğini ifade etti. OSKİ’de 800, Orbel’de ise 2 binin üzerinde çalışan işçi var. Hilmi Güler, kameraların huzurunda, OSKİ Genel Müdürü Murat Us’u yanına çağırarak, OSKİ’de çalışan personel ile Orbel’de çalışan personelin aynı maaşı alma noktasında talimat veriyor. Bugün geldiğimiz notada Hilmi Güler, verdiğimiz hiçbir sözü tutmuyor. OSKİ çalışanları bugün Orbel çalışanlarının neredeyse % 30 altında maaş alıyor. Üstüne üstlük de bu insanların mesai ücretleri gasp ediliyor. Hilmi Güler’e sesleniyorum: Bundan 7 ay önce Büyükşehir önünde şov yapıyordunuz. Paramız var ki veriyoruz diyordunuz. Belediye çalışanlarının, emekçilerin hakkını gasp etmeyin. Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin neyi varsa sattınız, satıyorsunuz. Daha ne kaldı? En azından çalışan emekçinin hakkını verin. İşçi, emekçi yalnız değildir. Her daim yanlarındayız.”
“İlçelerde işçiler maaş alamıyor”
İlçe belediyelerinde durumun daha da vahim olduğunun altını çizen Akpınar, İkizce Belediyesi’nde yaklaşık 50’nin üzerinde emekçi çalışıyor. Bunların içinde hem memur hem de işçi var. Yaklaşık 3 aydan bu yana bu işçiler maaşlarını neredeyse yarı yarıya alıyor. Ya da içeriden çok fazla alacakları var. Müdürlük vasfında olan bir kişinin İkizce Belediyesi’nden 350 bin lira maaş alacağı var. Çaybaşı Belediyesi’nde 45’in üzerinde çalışan işçi var. 3 aydır ya maaşlarını alamıyorlar, ya geriden alıyorlar ya da belediyede alacakları duruyor. Aynı şekilde Çatalpınar Belediyesi’nde işçiler aylardır yarı yarıya maaş alıyor. 30 bin lira aylık maaşı olan bir işçinin hesabına 10-12 bin lira yatırılıyor. Çatalpınar Belediye Başkanı işçinin maaşını eksik yatırırken, kendi harcamalarından kısmıyor. Buradan 3 belediye başkanına da sesleniyorum. İşçilerin maaşlarını yatırmıyorsunuz. İşçiye layık gördüğünüz şeyi, kendinize de layık görüyor musunuz? İşçinin hakkını gasp etmeyin. Ödeyemiyor musunuz, yoksa ödemek mi istemiyorsunuz?” dedi.
“Ulubey Belediyesi, babanın çiftliği değil”
‘Ulubey Belediye Başkanı evlere şenlik’ diyen Akpınar, şöyle devam etti; “Belediye Başkanı İsa Türkcan’ın kardeşi Musa Türkcan, Altınordu ilçesi Taşbaşı Mahallesi’nde bir villa yapıyor. Bunlar faturalanmış. Ulubey Belediyesi’ne bağlı bir araç ile özel bir firmadan beton alınıyor. Beton nakliyesi İsa Türkcan’ın abisi Musa Türkcan’ın Taşbaşı Mahallesi’ndeki villasına döküm yapıyor. Haftalar geçmesine rağmen İsa Türkcan, kamuoyunu aydınlatmıyor. Bize gelen duyumlarda kardeşi Musa Türkcan, yanlışlıkla belediye personeli yapmış diyor. Eğer bir hata varsa ve kamuoyuna yansıyan haberler yalansa, Türkcan niye konuşmuyor. İsa Türkcan, Ulubey Belediyesi sizin babanızın çiftliği değil. Eğer bir eksilik varsa ve bu bir yalan haberse çıkın kamuoyunu aydınlatın. Şayet böyle bir şey varsa, tüyü bitmemiş yetimin hakkı, keyfe kederle Ulubey Belediye Başkanının yakın akrabalarına belediyenin araçları tahsis mi edilecek? Ulubey Belediye Başkanlığının bütçesi birilerine peşkeş mi çekilecek? Devlet yetkililerinden bu konuda araştırma yapmalarını istiyorum. Bir usulsüzlük varsa gereğinin yerine getirilmesini talep ediyorum.
“Ticaret yapıyor musun?”
Ulubey Belediyesi sınırları içerisinde ve yakın ilçelerde taş kırımı yapıyor musunuz? Bu kırdığınız taş ile ticaret yapıyor musunuz? Şayet yapmıyorsanız, bunu kamuoyu ile paylaşınız. Ulubey Belediyesi, İsa Türkcan’ın babasının çiftliği değil. Bir eksiklik varsa soruşturma açılmalıdır. Bu bizim için de geçerli. Tüyü bitmemiş yetimin hakkının yenmemesi için üzerime düşen her şeyi yapacağız. Ulubey Belediye Başkanı İsa Türkcan, kendisine oy vermeyen muhtarları, köylüyü, esnafı, diğer adaylarla diyalog halinde olan vatandaşı ne hakla cezalandırıyorsun? Vatandaş demokratik olarak hakkını kullanmış. Bunu da Ulubey halkının vicdanına bırakıyorum.”
“Memleketi getirdiğiniz hal ortada”
Aybastı Perşembe Yaylası’nda gerçekleştirilen mitinge de değine Bülent Akpınar, “13 Ekim’de Aybastı’da sivil toplum kuruluşları ve çevre derneklerinin destekleriyle suyumuza, toprağımıza sahip çıkma adına bir miting düzenlendi. Bizlerde örgütlerimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımızla birlikte Aybastı Perşembe Yaylası’ndaydık. Aylardan beri sesleniyoruz. Yaylarımıza dokunmayın diyoruz. Suyumuzu, toprağımızı zehirlemeyin diye bir mücadele içindeyiz. Yarın da yine aynı mücadele içinde olacağız. 3-4 gündür Aybastı Belediye Başkanı İzzet Gündoğar, televizyon ve gazetelerde boy boy çıkıyor. Burayı siyasallaştırdılar, provoke ettiler dedi. Bizler ne bir söz talebinde bulunduk, ne bir platforma çıktık ne de bir ifade ettik. Orada bir meteoroloji mühendisi, durum tespiti yaptı. Büyükşehir Belediye Başkanının bu alanda neden olmadığını söyledi. Sizde Büyükşehir Belediye Başkanına yamanmak için alanı terk ettiniz. Hilmi Güler, sizin Perşembe Yaylanızda, anne babanızın bıraktığı mirastan çok mu değerli? Toplumu doğru aydınlatın. Çıkmışsınız bir de aklımızla alay ediyorsunuz. Hilmi Güler orada yok ama resmi orada! Sende bir belediye başkanısın, ben sana ne diyeyim. Memleketi getirdiğiniz hal ortada. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Orada bizden sadece Kabataş Belediye Başkanımız Bülent Güney konuştu. Korgan’dan İyi Parti Belediye Başkanı Sait Korgan konuştu. Sait Beye teşekkür ediyorum. Avukatımla konuştuk, biz burayı mühürledik dedi. Sayın Hilmi Güler, 15 gün önce Fatsa’da yaptığın belediye meclis toplantısında madenlere bizde karşıyız diyerek, üstü kapalı cümlelerle geçirdin. Bir tane adam gibi bir laf edin. Aybastı’ya maden ocağı açtırmayacağız. Sondaj vurdurmayacağız. Buralara sahip çıkacağız deyin. Tek bir cümle edin, ikinciyi istemiyorum.” diye konuştu.
Milletvekili Naci Şanlıtürk’ü de eleştiren Akpınar, “Sayın Naci Şanlıtürk, bu memleketi ben ne kadar seviyorsam, sen de seviyorsun. Bu kadar mı önemli? Siz niye bir söz etmiyorsunuz? Hadi Tokatlısı, Trabzonlusu etmiyor. Bu toprak senin değil mi? Bu makamlar gelip geçici. Ama bu coğrafya kaybolduğu zaman binlerce yıl daha oluşmayacak. Çocuklarımızın geleceğini yok edeceğiz. Vicdanınıza sesleniyorum.” şeklinde konuştu.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un açıklamalarına da değinen Akpınar, “Numan Kurtulmuş, Anayasa’nın 3. Maddesinin değiştirilebileceğini söylüyor. 3. Maddede, ‘Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür’ diyor. Bu cümleden kim rahatsız olur? Bundan rahatsız olanlar BOP’çular ve Sevr’ciler. Tüm Sevr’cileri toprağa gömdük. BOP’çuları da gömeceğiz. Mustafa Kemal’in askerleri bu maddenin kaldırılmasına izin vermeyecektir.” ifadelerini kullandı.
CHP önceki dönem Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun zorla mahkemeye getirilme kararına da değinen Akpınar, şunları kaydetti; “Tacizciler, katilleri uyuşturucu tacirleri elini kolunu sallaya sallaya sokakta geziyor. 13 yıl CHP Genel Başkanlığını yapmış Kılıçdaroğlu için zorla mahkemeye getirilme kararı veriliyor. Sadece bir hakaret davasından dolayı böyle bir karar veriliyor. Ülkenin geldiği nokta bu.”
Kadın cinayetleri ve tacizlerin arttığı ortamda ülkenin getirildiği durumun ortada olduğunu aktaran Akpınar, bir an önce İstanbul Sözleşmesi’nin tekrar hayata geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Tevfik Kul