Bundan 2400 yıl önce Platon "bilinen ya da bilinmeyen her şeyin ölçüsü insandır" diyordu. Ünlü Filozofun bu söylemi her şeye ışık tutuyor.
Bilinenlere bakalım;
- Önümüzdeki bilgisayar, masa, sandalye, ev, araba ve uçak insanı ölçü alarak yapılıyor.
-Doğada mevcut insana yararlı evcil hayvanlar, bitkiler doğuştan insanı ölçü alarak yaratılmış gibi.
Önemli olan bilinmeyenler; zira Platon "bilinmeyenlerin de ölçüsünün insan olduğunu" söylüyor.
Kurgularımıza bakalım;
İnsanın hayalinde yarattığı cennet ve cehennem de ölçü olarak insanı esas alıyor. Cennet ve cehennem kurgusuyla, insanın acıları ve hayal ettiği hazlar ölçü alınıyor.
Tanrı fikri de öyle. Çaresiz ve zavallı insan, her şeye egemen bir güce sığınıyor. Ondan yardım ve ihsan bekliyor.
Bilinmeyenlere bakalım;
Şimdiye kadar toplumların nasıl gelişeceği hesap edilemedi. Karl Marx'ın Komünist toplumunun ütopya olduğu anlaşıldı.
Ekonomik gelişme ise devam ediyor ve toplumsal gelişmeye şekil veriyor. Ekonomik üretim yapısına bağlı olarak toplumlar gelişiyor. İnsanoğlu, uzunca bir süre tarımsal üretim aşamasında yaşadı. Halen yaşayan toplumlar mevcut. 18. yüzyıldan itibaren sanayi üretimine geçildi. 200 yılda aşama kaydedildi. Önümüzde bilgi toplumu var.
İnsanın biyolojik gelişmesi ile gelişme aşamaları arasında paralellik görülüyor.
İnsan çok uzunca bir süre çocukluk aşamasını yaşıyor.Tıpkı insanlığın tarım üretim aşamasındaki yaşamı gibi. Toplum çok kısa zamanda sanayileşiyor. İnsanın çocukluktan ergenliğe geçişi gibi. Sonra çok uzunca bir dönemde insan ergin olarak yaşıyor. Bilgi toplumu da insanlığa çok uzun süre egemen olacak gibi görünüyor.
"Bilinen ya da bilinmeyen her şeyin ölçüsü insandır" demekle Platon bir kere daha haklı çıkıyor.