Ordu’daki madencilik faaliyetlerine ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenleyen CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun Türkiye’de yaygınlaşan vahşi madencilik faaliyetlerine dikkat çekerek “Sermaye uğruna her şeyini feda etmeye hazır olan iktidar bu sefer de Ordu’nun eşsiz doğal güzelliklerine ev sahipliği yapan Aybastı’mıza ve Perşembe Yaylasına göz dikti. Bölgede başlatılacak siyanürle altın arama çalışmaları sadece doğal güzellikleri yok etmeyecek, aynı zamanda yaylalarda tarım ve hayvancılık ile uğraşan insanlarımızın geçim kaynaklarını yok edecektir. Perşembe Yaylasının siyanürle kirletilmesi demek bölgenin turizm potansiyelinin de sona erdirilmesi demektir.” ifadelerini kullandı.

Mm-2

Melet Irmağı’nda facia yaşanıyor

Ordu yüzölçümünün yüzde 74’ünün madenlere ruhsatlı olduğunun altını çizen Torun: “Aybastı’da siyanürle altın arama çalışmalarına başlandığı takdirde binlerce yılda oluşmuş doğa harikası, eşi benzeri olmayan menderesleri ve Çiseli Şelalesi’ni kaybedeceğiz, madenin ormanlara ve meralara geri dönüşü mümkün olmayacak ölçüde zarar vereceğini artık anlatmaya bile gerek yok.” Diyerek Ordu’nun en uzun nehri olan Melet Irmağı’nda bir doğa faciası yaşandığını belirtti.

Melet Neden Kahverengi Akıyor?

Normalde berrak olan Melet suyu, kilometrelerce boyunca kahverengiye dönüştü ve balık ölümleri başladı. Melet Irmağı, Ordu'nun içme suyu ihtiyacını karşılayan en önemli su kaynaklarından biri olmasının yanı sıra, 160 kilometre uzunluğu ile şehrin en büyük ve en uzun nehri olarak biliniyor. Peki Melet neden kahverengi akıyor?

 Sivas’ın Koyulhisar ilçesindeki Sisorta'da bulunan altın madeni havuzlarından boşaltılan siyanürlü atıklar Melet Irmağı'nı zehirliyor. Geçmişte bu konuyu defalarca dile getirdik ancak Melet suyunu kurtarmak için herhangi bir çözüm getirilmedi.  Şimdi Perşembe yaylasını zehire boğacak olan maden sadece Ordu’nun değil Aybastı, Korgan, Niksar ve Başçiftlik yerleşimlerini, çevre il, ilçe ve beldelerin suyunu kirletecek.

 Maden Yıkım Getirecek

Tarım, hayvancılık, turizm, arıcılık gibi devamlılığı olan üretim alanları yerine madencilik gibi sürekliliği olmayan girişimlerin ekonomik faydası da yetersizdir. Vahşi madencilik çalışmaları durdurulmaz ise yöremizde çevresel, toplumsal, sosyal ve kültürel yıkım kaçınılmazdır.

Gerekirse 1000 Yıl Daha Mücadele Ederiz

Bizler her zaman olduğu gibi halk sağlığını ve sürdürülebilir kalkınmayı öncelikli görüyoruz. Elinizi ülkemizin eşsiz güzelliklerinden çekin. Dünyanın en nadir mendereslerinden birine ev sahipliği yapan Perşembe Yaylasını gözünü rant bürümüş maden kartellerine bırakmayacağız. Gerekirse 365 gün oradan çıkmayacağız. Suyumuzu, toprağımızı ve havamızı canımız pahasına savunmaya hazırız. Hiçbir yaşam alanımızı, asla ve asla terk etmeyeceğiz.  Fatsa için 10 yıl mücadele ettik, gerekirse siyanüre karşı her mecrada 1000 yıl daha mücadele ederiz.” Haber merkezi

"Perşembe Yaylası Vatandır, Bu Da Bir Vatan Savunması" "Perşembe Yaylası Vatandır, Bu Da Bir Vatan Savunması"

Editör: Soner Özdemir