Kürdistan Topluluklar Birliği. Koma Civakên Kurdistan. Kısaca: KCK diyoruz.
PKK'nın kongre organı olarak kabul edilen KONGRA GEL'in, 17 Mayıs 2005 tarihinde Ortadoğu ve Avrupa'dan 213 üst düzey temsilcisinin katılımı ile toplanmıştır. Burada  kabul edilen "sözleşme" ile kurulan, (PKK'nın da dahil olduğu) çatı yapılanmasıdır: KCK.
Sözleşmede KCK; toplumcu, demokratik, konfederal bir yapı olarak tanımlanmıştır.
Bu yapının en tepesinde Abdullah Öcalan vardır.  Önderlik yani.
Türkiye, Irak, Suriye ve İran;  KCK'nın fiziken, kadrolarıyla konuşlandığı ülkelerdir.
Türkiye'deki HDP'nin muadili, Suriye'de Demokratik Birlik Partisi-PYD'dir meselâ. İkisi de KCK'nın legal partileridir.
PYD'nin silahlı unsurudur: Halk Koruma Birlikleri - Yekîneyên Parastina Gel, YPG.
PKK'nın ülkemizdeki kır gerillasına da(!): Halk Savunma Güçleri - Hêzên Parastina Gel, HPG diyoruz.
Irak'ta: Kürdistan Demokratik Çözüm Partisi - Partiya Çareseriya Demokratîk Kürdistan, PÇDK. 
İran'da: Kürdistan Özgür Yaşam Partisi - Partiya Jiyana Azad a Kurdistanê, PJAK.
Yasama, yürütme ve yargı erkleri, askeri organizasyonu, mahkemeleri, bakanlıkları, basın, medya görevleri gibi devlet organizasyonundaki bir çok var olan yapı, KCK'nın içinde de mevcuttur.
Sözleşmesi 14 bölümden ve 46 maddeden oluşmaktadır. 2007'de değişikliğe uğramıştır. 
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde ne varsa veya TC neyse: KCK da odur!
Devletin; kopyasıdır KCK.
Benzeridir KCK.
Paralelidir KCK.
Kürdistan Özgürlük Şahinleri. Teyrêbazê Azadiya Kurdistan - TAK 'da KCK'nın bir parçasıdır.
Abdullah Çatlı ve ekibi kimse ve ne yaptıysa Devlet için; TAK da odur, KCK için.
TAK'ı: "Altyapısı 1993 yılında oluşturulan, fiili olarak ise 2004 yılında kurulan, Türkiye'nin metropollerinde, turistik yerlerinde ve çeşitli stratejik bölgelerine karşı; sabotaj, bombalama veya kundaklama gibi eylemler yürüten silahlı paramiliter grup." diye tanımlayabiliriz. 
17 Şubat 2016 günü, 2. Ankara Katliamını da yapan örgüttür bu.
Paramiliter nitelemesini hafif bulanlara: KCK'nın kontrgerillasıdır, önerim. Derin devletidir. Ergenokon'u değildir ama, karıştırmayın.
Hâlâ yokmuş gibi davranılan, önceki 2 blog yazıma da kaynak ve referans olan, "Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa (İmralı Notları)" adıyla yayınlanan kitapta;  Ocak 2013- Mart 2015 İmralı Görüşmeleri yer alıyor.
Bu kitapta KCK'nın hikayeciği de var. Sayfa, 239, 7 Şubat 2014 tarih. Partililer ve Devletin Temsilcisi hazurun, Önder (Abdullah Öcalan) konuşuyor:
"... hükümetle görüşmeleri dirayetli götürmek zorundasınız. Demokratikleşmenin önü açılmalıdır. Biz bu devletin temel demokratik bir unsuru olmak istiyoruz. Emekçilerin demokratik unit'i olmak istiyoruz. AKP de muhafazakar demokrat unit olmayı kabul etsin. Demokratik çözüm istiyorsanız demokratikleşmenin önünü açın. Emre'ler zamanında da KCK'yı bu şartla inşa ettim. Cemaat kokuyu aldı ve yöneldi. On bin kişiyi tutukladılar. Şu anda müzakere sürecinde olmanız çok önemlidir.Bunu demokratik zemine çekmeniz gerekir. Devleti demokrasiyle sınırlayın. Bunu başarırsanız AKP de demokratik sistemde bir parti olarak kalır. Aksi durumda Abdulkadir Selvi de yazmıştı. "Erdoğan'ın ellerini bağlayacaklar, gün bile bellidir" demişti. İşte kafes olayları da ortada. Darbenin bir parçasıdır. HDP ve Türkiye Solu üzerinden önümü kesmek istiyorlar.
Boşuna uğraşıyorlar. Ben Kürtçülüğü de BDP'nin tekeline bırakmayacağım..."
Abdullah Öcalan'ın; yetkilerini, öngörülerini, ısrarlarını, perspektifini, hedeflerini, hamlelerini, şerhlerini,... okudukça, öğrendikçe şaşırıyorum. 
Yüzlerce kişi, O'nun hedef göstermesiyle, ısrarlı tutumuyla;  paralel oldu, ihraç edildi, tutuklandı, mağdur oldu ve özel kanunla emekli edildi.
Ama o, görevine devam ediyor.
Öyleyse: "Bijî Serok Apo."