Ordu spor tarihinin en kötü günlerini yaşamaya devam ediyor. Lige verilen arayı en iyi şekilde değerlendiremeyen maddi ve manevi olumsuzlukları bir türlü aşamayan, olumsuzlukları da aşmaya gelen Teknik ekibinde, her gün yalanlarına bir yalan eklemeleri de artık sonumuzu hazır hale getirdi diyebiliriz. Bu konularda teknik ekip ve futbolcu arkadaşlar ne kadar suçlu ise; bir o kadar Sayın Başkan’ ı da suçlu buluyorum. Neden mi? Sayın Başkan bu zamana kadar hep göreve getirdiği kişilere güvendi ama yanlış yönlendirildiğini, yanlış yönetildiğini kendilerine bir Allah’ın kulu söylemedi. Ama Sayın Başkan’ı inandırmak için elli yerden su taşıdılar ve hala da taşımaya devam ediyorlar. Sayın Başkan’ da bu saat den sonra doğru yapılan bir şeyin inandırılıcılıgına inanmamak için maalesef bu konular üzerinde fazla da ısrarcı olmuyor olsa gerek diye düşünüyorum. Ziya hoca göreve geldiği ilk günden itibaren ’’Mücadeleye talip olduklarını bunu başaracaklarını, Başkanından malzemecisine kadar, taraftarlarımızın da takıma sahip çıkmasını’’ istiyoruz dedi. Sadece 1-2 hafta süre istedi. Sonuç ortada. İki aydır teknik ekip olarak burada bulunan(öncekilerde dahil)toplamda on iki kişilik bir küçük ordu, Koskoca Ordu spor ’u ne hale getirdiler. Bu gençlerimizden her hafta yukarıya 3-5 oyuncu almış alsaydınız, yukarı da ne yeniliyor, ne içiliyor, kaçta yatılıp, kaçta kalkılıyor, yukarının havasına nail olabilselerdi, sonuç daha farklı olmaz mıydı? Evet olurdu! Olurdu da…Ulaş Yalçın, Yusuf Kurtuluş, Emre Atmaca, gibi prensleri kızağa çekemediniz.Sayın Başkan’ım bakınız alt yapıdan nasıl oyuncu beğeniliyormuş,alt yapı hocalarının fikirlerine dahi saygı duyulmadan, sağdan soldan torpille takıma oyuncu almadıklarını, (altı senedir duru göl ve tesislerde maç izlerim yönetici de hoca da gördüm ama maç izleyene rastlamadım en son U-21 Albimo
Alanya spor maçında sahada kimin kaptan olduğunu ve maçın sonucunu dahi bilmezlerdir) çocukları izleyerek kampa oyuncu dahil ettiklerini savunanlar dün oynanan Bolu spor müsabakasında ne kadar haklı olduklarını gösterdiler. Daha maçın 25 ve 30.dakikaları arasında futbolcuların göğüslerini tuttukları, çömelerek dinlendiklerini görmüşlerdir herhalde. Nüfus cüzdanında ‘’Ordu’’ yazan gençler ile yolumuza devam edeceğiz deniliyor. Yaa.. Allah aşkına; Kaleci Fomichev’i (Kazakistan Milli takımına), Mutamba’ yı da (Uganda Milli takımına) mı göndereceksiniz. Tahsin Türkmen ve Sebahattin Hoca’nın burada kalan iki prensi Hüseyin Kuday ve Kaan Kaptan’ı milli yapacağız bu gidişat ile, yani bu oyuncular oynarsa kaybetme şansımız olmaz mı? Hüsamettin, Özgen, Yunus, Burak Özsoy zaten kadroda vardılar. Asım Can ve Furkan oyun da sırıtmadılar. Burak Demireğen’de yerinde oynatılırsa daha faydalı olacağı kanısındayım. Oyuna sonradan dahil olan Batuhan Şenel, Emre can Baş, Murat Torun’unda iler ki günlerde daha da faydalı olacağı kanaatindeyim. Önümüzde zorlu Kayseri spor maçımız var. Her halde takımımız Ordu’ya gelmeden Nevşehir’de kampa girecek diye biliyorum. Mali tablomuza bakıldığında borç dan canımız çıkıyor ama, maalesef şehirde Orduspor’u bizlere unutturmaya çalışanlar had safhada sizler bu kulübü unutursunuz da ORDUSPOR sevenlerinin yüreğinden kazıyamazsınız.Saygılarımla.