Sevgili okuyucularım gerçek komşu herkes çekip giderken içeri girendir. Komşuluk birbirine bitişik veya yakın yerlerde yaşayanlar için kullanılır. Komşu olmanın doğurduğu hak ve görevlerin yanı sıra bunların sağladığı bir ilişkiler düzeni bulunmaktadır. Bunlara genel olarak KOMŞULUK veya KOMŞULUK İLİŞKİLERİ denir.‘’Ev alma komşu al’’’’konu komşu kapısına çevirmek’’ gibi benzeri deyimler komşuluk ilişkilerinin anlam ve boyutlarını gösterme bakımından önemlidir. Hayatımızı, anılarımızı, sıkıntılarımızı, mutluluklarımızı paylaştığımız yol dostlarımız. Tesadüf eseri ayni evlerde oturduğumuz, hatta çalıştığımız kişiler. İmdat anında ailelerimizden önce yardıma ihtiyaç duyduğumuz, yaşamımızın bir döneminde yollarımızın kesiştiği can dostlarımız. Geç saatte oluşan bir problemin çözümünde, bir hastalık anında, bir ihtiyacın acil yardımında, bize ilk önce el veya omuz veren insanlardır komşularımız. Bir fincan tuz veya şeker, gazete, ekmek yerine göre umut, sevgi, akıl, yardım İsteye bileceğimiz kişilerdir yukarda bahsettiğim gibi.’’Ev alma komşu al. Komşuda pişer bize de düşer. Komşu komşunun külüne muhtaçtır’’gibi birçok deyime de konu olan komşuluk, çağımızda ne yazık ki bu günlerde önemini kaybetmeye başladı. Çocukluğumuzdaki gibi komşuluk ilişkileri anılarımızda kaldı ne yazık ki. Ben hiç unutmadım çocukluğumdaki komşularımızı. Akrabalarımız kadar hatta bazısından daha yakınlardı.
Anne, baba yarısı gibi büyükler, ağabey,abla, kardeş gibi küçüklerdi onlar.
Birlikte yapılan yemekleri, düğün ve cenaze anındaki yardımlaşmaları... Komşuluk deyince aklınıza ne geliyor? Muhtemelen eski zamanlar ve "komşunun bir fincan kahvesine muhtaç olunuyor." sözünü çok iyi bilen insanlar. Bugün o insanlar nerede? Uzaklarda aramamak gerek. O insanlar hala biziz, sadece öyle davranmıyoruz..,Peki yıllar için de ne odluda bu güçlü bağlar yıprandı,koptu,değil ayni evlerle bile merhabalaşmıyoruz.
Bu MÜBAREK cuma günü hiç olmasa bir fırsat bularak KOMŞU ZİLİ veya KAPI TOKMAĞINI ÇALMA ZAMANI UNUTMAYIN.