Akşam saat 8 sıraları idi, çarşıdan eve dönüyordum. Bir çöp konteyneri gördüm. Biraz daha yaklaştığımda, adamın biri beline kadar konteynerin içine eğilmiş bir şeyler karıştırıyordu.
Hayırdır kolay gelsin dedim.
Keşke demez olaydım.
Adam konteynerden başını kaldırarak rızık arıyorum dedi.
Bu günün Türkiyesinde Çöpten rızık çıkarmak!
Beni asıl şaşırtan ne biliyor musunuz? Adamın yaşı. 70 yaş civarında, pasaklı, yırtık pantolonlu. Ceketsiz, süveter giyimli yüzü gözü kir pas içinde, elleri soğuktan katılaşmış bir ihtiyar.
Köprü başının yanında rızık topluyor.
Karnın aç mı dedim.
Hak etmeden yemem dedi.
Gel dedim dayı benimde karnım aç senle bir çorba içelim.
Zorla ikna ettim.
En yakınımızdaki lokantaya getirdim.
Açım dedi.
Yalnızım dedi.
Sığınacak bir yerim yok dedi.
Oğlum var ama gelin bana bakmıyor dedi.
Benden para istiyor. Bende çalışıyorum. Elimden ancak bu geliyor dedi.
Üzüldüm, ne yalan söyleyeyim birazda acıdım.
Ne kazanıyorsun dedim,
Günde 20-30 tl diye yanıt verdi.
Düşündüm kim utanacak. Bu ihtiyarı sefalete düşüren devlet mi. O kirli elleri ile rızık peşinde koşan 70lik ihtiyarımı.
Bizim iktidar övüne övüne anlatıyor ya, milli gelir 17.000 Dolar sınırına dayandı. Peki nerede bu paralar.
75 milyon insan kitlesini yaşadığı Türkiye de ancak 2milyon mutlu azınlıkta.
Hani reklamlarda boy gösteren Ali Ağaoğlu’nun cebinde, peki bizim yetmişlikte var mı böyle bir gelir?
Yanıtı kendi veriyor bizde ne gezer para.
Büyüdük geliştik ya nerede….!
Daha bitmedi bayram arifesindeydi. 7 yaşında güzeller güzeli bir kız çocuğu babası ile bu çöp toplama işini yapıyordu.
O zaman yazmamıştım. Yazamamıştım.
Sosyal refah, eşitlik ileri demokrasi hepsi büyüklere masallarda,
Peki bu küçük kız çocuğuna ne diyeceğiz yetkililerrrrrr.
GÜNÜN SÖZÜ; Hekim oğlu lazım oğul, zenginden alan fakiri doyuran bir halk kahramanı lazım.