“Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşayabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım”
           Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yukarıdaki sözleri ile başlar bizim anlı şanlı zafer bayramımız olan 30 Ağustos. Bu gün düşman tam anlamıyla sınırlarımızdan kahraman askerlerimiz, halkımız, kadınlar, çocuklar ve bu topraklarda yaşayan kişiler ile omuz omuza mücadele ederek atılmıştır.Bu topraklarda yaşan her birey bilir bizim bir karış toprağımız da bile binlerce şehidin kanı vardır, çünkü biz bu toprakları savaşarak aldık ve kaybedeceksek yine savaşarak ve uğrunda ölerek kaybedeceğiz mantığıyla bu yıllara geldik. Kimseye ne eğildik ,ne de bir gül kadar da  boyun eğdik. 30 Ağustos Zafer Bayramı’n da düşmanı büyük bir taarruz ile topraklarımızdan kahramanca def ettik. Türk toprakları üzerinde yaşan her birey 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda o gün orada bizler için savaşan ve bizler için ölen sayısız kahramanı anar ve saygıyla önlerinde eğilir.Çünkü her ulusa veya her millete böyle şanlı ve böyle şerefli bir bayram nasip olmamıştır. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda her birey geçmişi düşünür ve kendisine bırakılan ve ne zorluklara kazanılan bu toprağı nasıl daha iyi koruya bileceğini öğrenir. Bu gün anılarak geçmiş yeniden ve yeniden öğrenilir, öğrenilir ki gelecek inşaat edilirken hatalar yapılmasın ve daha yükseklere daha iyi yerlere gelebilelim.
En zor şartlarda ülkesini, zulümden, felaket ve sıkıntılardan kurtarmış olan Türk Silahlı Kuvvetleri, çağın ihtiyaç duyduğu niteliklerle donanmış olarak yurdunu ve ulusunu iç ve dış her türlü tehlikeye karşı koruma ve kollama görevini hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan yerine getirmektedir             Türk Silahlı Kuvvetleri arkasında Yüce Türk ulusundan aldığı destekle ; bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Anayasada kendisine verilen hak, görev ve yetkiler dahilinde, üniter devlet ve ulus kimliğinden taviz vermeden TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜ VE BEKASI için yorulmadan çalışmaya devam edecektir.Bu kutsal görevi yerine getirirken Atatürk’ün ilke ve 
devrimlerinden aldığı güçle ve işaret ettiği uygarlık yolunda kararlı ilerleyişini sürdüreceğinden asla şüphe duyulmasın..
Yüce Türk Milletinin şanlı bayramı kutlu olsun..
GÜNÜN SÖZÜ: BÜYÜK İŞLERİ YALNIZ BÜYÜK MİLLETLER YAPAR..

“Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşayabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir.

Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım”

         Mustafa Kemal ATATÜRK’ün yukarıdaki sözleri ile başlar bizim anlı şanlı zafer bayramımız olan 30 Ağustos. Bu gün düşman tam anlamıyla sınırlarımızdan kahraman askerlerimiz, halkımız, kadınlar, çocuklar ve bu topraklarda yaşayan kişiler ile omuz omuza mücadele ederek atılmıştır.

Bu topraklarda yaşan her birey bilir bizim bir karış toprağımız da bile binlerce şehidin kanı vardır, çünkü biz bu toprakları savaşarak aldık ve kaybedeceksek yine savaşarak ve uğrunda ölerek kaybedeceğiz mantığıyla bu yıllara geldik. Kimseye ne eğildik ,ne de bir gül kadar da  boyun eğdik. 30 Ağustos Zafer Bayramı’n da düşmanı büyük bir taarruz ile topraklarımızdan kahramanca def ettik.

Türk toprakları üzerinde yaşan her birey 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda o gün orada bizler için savaşan ve bizler için ölen sayısız kahramanı anar ve saygıyla önlerinde eğilir.Çünkü her ulusa veya her millete böyle şanlı ve böyle şerefli bir bayram nasip olmamıştır.

30 Ağustos Zafer Bayramı’nda her birey geçmişi düşünür ve kendisine bırakılan ve ne zorluklara kazanılan bu toprağı nasıl daha iyi koruya bileceğini öğrenir. Bu gün anılarak geçmiş yeniden ve yeniden öğrenilir, öğrenilir ki gelecek inşaat edilirken hatalar yapılmasın ve daha yükseklere daha iyi yerlere gelebilelim.En zor şartlarda ülkesini, zulümden, felaket ve sıkıntılardan kurtarmış olan Türk Silahlı Kuvvetleri, çağın ihtiyaç duyduğu niteliklerle donanmış olarak yurdunu ve ulusunu iç ve dış her türlü tehlikeye karşı koruma ve kollama görevini hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan yerine getirmektedir.

Türk Silahlı Kuvvetleri arkasında Yüce Türk ulusundan aldığı destekle ; bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Anayasada kendisine verilen hak, görev ve yetkiler dahilinde, üniter devlet ve ulus kimliğinden taviz vermeden TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜ VE BEKASI için yorulmadan çalışmaya devam edecektir.Bu kutsal görevi yerine getirirken Atatürk’ün ilke ve devrimlerinden aldığı güçle ve işaret ettiği uygarlık yolunda kararlı ilerleyişini sürdüreceğinden asla şüphe duyulmasın..

Yüce Türk Milletinin şanlı bayramı kutlu olsun..GÜNÜN SÖZÜ: BÜYÜK İŞLERİ YALNIZ BÜYÜK MİLLETLER YAPAR..

Zafer Türküsü

Yaşamaz ölümü göze almayan, 

Zafer göz yummadan koşana gider. 

Bayrağa kanının alı çalmayanın, 

Gözyaşı boşana boşana gider.

Kazanmak istersen sen de zaferi, 

Gürleyen sesinle doldur gökleri. 

Zafer dedikleri kahraman peri, 

Susandan kaçar da coşana gider.

Bu yolda herkes bir, ey delikanlı! 

Diriler şerefli, ölüler şanlı. 

Yurt için dövüşen başı dumanlı, 

Her zaman bu şandan, o şana gider.

 

Faruk Nafiz ÇAMLIBEL