Oysa bu anlamda ilgili liselerde meslek dersleri vardır. Ayrıca ayrı bir programla bunu diğer okullarada sokmanın zararı fevkalade büyük olacaktır. İnsan üzerinde fiziken var olan öğrenmeye karşı; açık olma alanı; Osmanlıca öğretiyoruz diyerek; Arapça öğretilecektir. Böylece Türkiye’nin genç beyinleri Avrupa’dan uzaklaşarak Ortadoğu Coğrafyasında olan kültürlere doğru yaşam felsefesi’ni değiştirecektir. Bu durumda son derece olumsuz bir tavır olarak ortaya çıkıyor. Zamanla toplum içinde ayrımcılığa yol açma gibi önemli bir sorunuda ortaya çıkaracaktır.
Gerçekte Osmanlıca diye bir dil yoktur. Osmanlı Türkçesi vardır; Osmanlı Türkçesi Arapça ve Farsça kelimelerin ağırlıkta olduğu; halkın konuşmadığı; eğitimli sınıfın; medrese mezunlarının; saray erkanının konuştuğu; yazışmalarda kullanılan yazı ve konuşma dilidir; Türk gençleri; daha fazla yeni teknoloji programları, öğrenmeye ihtiyacı vardır; ve bunu hakta ediyor. Şura kararları bilimsel düşünceyi ve bu düşüncenin ışığında bilimsel kararlar alacağına; kul yetiştirmeyi hedefleyen; geri düşünceleri ortaya çıkaran bir gidişatı ortaya koyuyor. Kaldıkı Osmanlı Arşivleri’nin ve yeni Osmanlıca yazılmış önemli kitapların hepsi Türkçeye çevrildi; ve yayınlandı. Bunlar hayali projelerdir; ve birtakım yandaşlara yeni kadro açıp, doldurmaktır. Ayrıca tarih bölümü olan her üniversitede Osmanlı Tarihi ABD olarak vardır; ve bunlar bu konuda ihtiyaç olan araştırmaları fazlasıyla yapıyorlar. Okul öncesi eğitimde; 3-5 yaşındaki çoçuğu ‘Değerler Eğitimi’ adı altında içeriği belirsiz; ancak amacı belirgin bir eğitim konulmuştur.
Ayrıca ortaokullarda okutulan 4 yıllık eğitim döneminde toplam sadece 2 saat olan İnkilap Tarihi ve Atatürkçülük dersinin gözden geçirilerek; güncellenmesi kararı ise T.C. Devleti’nin kuruluş felsefesi ve Cumhuriyet değerleri ile sürdürülen kavganın itirafı olmuştur.
Otelcilik ve Turim Meslek Liselerinde okutulan ’Alkollü içki ve Koktely Hazırlama’ dersi kaldırılmıştır. Acaba bu şekilde turizm nasıl olacaktır. Turist sadece yeşil doğa ve termal turizmi (kaplıca suyu/ şifalı sıcak su ) için mi Türkiye’ye gelerek; döviz bırakacaktır. Turizmin olmazsa olmazı bu servisleri yapabilmekten geçer. Bir konuyu bilmek; onu tatbik etmek demek değildir.
Milli Eğitim şurasında liselere Osmanlıca Dersinin konulması kabul edilmediği halde Sayın Cumhurbaşkanı şura kararlarını yok sayarak’ Osmanlıca’nın isteselerde istemeselerde öğretileceği’ açıklamasını dayatması tavrını ortaya koymuştur. Osmanlıca diye bir dil yoktur bunun adı ‘Osmanlı Türkçesi’dir. Bu dil islamiyet’in kabulunden sonra, özellikle ‘Saray ve Medrese ‘ görmüşlerin kullandığı ‘Arapça ve Farsça’ ağırlıklı bir dil olup; devletin yazışmaları yapılmıştır.
Okullarda Edebiyat Dersinin kapsamlı şekilde verilmemesi sonucu 15-20 yılda sözcük hazineleri daralmış, bunu gidermenin yoluda Türk Dili ve Edebiyatı dersinin zenginleştirilmesi ile mümkündür.
Ancak Osmanlıca dayatması Harf Devrimi’ne karşı bir darbe yapmak ve Arab Alfabesini eğitime dahil ederek yavaş yavaş dönüşümü sağlamaktır. Buda zamanla ülkemizde Ortadoğu Kültürünün benimsenmesine yol açabilecek çok tehlikeli bir gidişatı sağlıyabilecektir.