Herkesin bildiği gibi eğitimimden dolayı Ordu’da hatta Türkiye’de değilim ancak tribünden yapılan canlı yayınla maçı takip etme şansım oldu. Öncelikle canlı yayını yaparak Ordu’da olmayanlar için Orduspor’un tarihi maçını takip etmelerine olanak sağlayanlara teşekkür ederim. Orduspor’un aldığı mağlubiyetin sonuçlarına gelecek olursak, iki kelime ile sebebi söylüyorum. Dar Alan !
Dar alan derken ne demek istiyorsun diyenleri görür gibiyim. Çoğu futbolsever ya da futbolu temel kavramları ile takip edenler, ‘Fatsa Ek Sahası normal saha standartlarının aksine küçük bir saha, normal saha ölçülerinde antrenman yapan takımlar zorlanabilir’ diyeceğimi düşünebilir ama kısmen yanılıyorlar. Tabi bu da bir gerekçe ama asıl sebepler saha içinde.
Orduspor sahaya savunma yönü ağır basan 6 oyuncu ile çıktı. Bekler, geçen sezonda da orta sahada görmeye alıştığımız Oğuz Yılmaz, Savaş-Necdet savunma ikilisi ve orta sahada görev yapan Süleyman Bayraktar. Özellikle Süleyman geçen sezon şampiyon olduğu takımda 10 maçın tamamını stoper ya da sağbek oynadı. Bu savunma özellikteki oyuncular Orduspor’un oyun anlayışını daralttı. Bir de asıl mevkisi orta saha olan takımın yaş olarak en yüksek rakama sahip oyuncusu kanatta görev alınca, Orduspor ileride çoğalmayı başaramadı.
Ordu Amatörünü yakından tanıyan ve Orduspor’un başında ilk kez Teknik Direktör olarak yedek kulübesinde yer alan Mahmut Nambaş, futbol bilgisine de güvenerek tam bir deplasmanda takımı yaratmak istemiş ancak sezonu geç açan ve birçok transfer yapan Orduspor takımı henüz birbirini tanıyamamış. Belki iki takım, aynı kadrolarla, aynı sahada son haftalara doğru karşı karşıya gelse sonuç Orduspor’un lehine olabilir.
Önümüzdeki haftalar için Orduspor futbolcularının rakip takımın taraftarına, futbolcusuna ya da teknik heyetine takılmadan, Orduspor formasının ağırlığı gibi oyuna ağırlığını koyması lazım. Orduspor formasına uyum süreci ne kadar kısa sürede atlatılırsa, başarılı sonuçlar da o kadar kısa sürede gelir.