Bu ara köşemde iyilik konusunu işliyorum. Çünkü hem dinimiz hem’ de ekonomik koşullardan cömertlik her şey iyilikle başlar, kötülükten her şey çıkar. Çünkü Allah herkesi el üstünde tutulan iyilerden eylesin. Bundan önceki köşe yazımda başlık’ iyilik nasıl yapılır konusunu işlemiştik.’ İyilik yapmak yetmez hayatta daima iyi insan olmak gerekir. Daima olgun insan olmaya çalışmalıyız taki bizlere adam desinler. Eskilerin bu ‘ADAM’ tanımının içine Hiç şüphesiz pek çok haslet sığdıra biliriz. Cömertlik, mertlik, doğruluk, çalışkanlık, yardım severlik vs. bütün bu erdemlerin temelinde yatan kişilik özelliği ise ‘İYİ’ liktir. Kişide cömertlik hissini de mertlik duygusunu’ da, dürüstlük yahut çalışkanlık huyunu da harekete geçiren şey kişiliğinde ter edilmiş olan ‘ İYİ’ lik cevheridir. Bu cevher, akıldan sonra insana verilmiş olan en değerli hazinedir. Kıymeti bilinsin diye herkesin içine konulmuştur. Lakin Kimisi bu cevher ile kendini parlatır, kimisi onu görmediği için kararır.
İyi olmaktan kasıt, iyilik yapmak değildir. Çünkü kişi iyilik yaparken bile iyi olmaya bilir. Nefislerin devreye girdiği ve etrafa ‘bakın ben ne kadar iyiyim’ Sinyalleri gönderen iyilikler yalnızca bir kibir gösterişten ibaret tavırlardır: kişiyi iyi yapmaz. Bu yüzden iyilik yapmakla iyi olmak aynı şeyler değildir. 
Belki ahlaklı olmakla dindar olmak kadar bir birlerine benzeye bilirler ama aynı şey olamazlar. Nasıl dindar olmanın içinde ahlaklı olmak kendiliğinden  var ise iyi olmanın içinde’ de İYİLİK YAPMAK kendiliğinden mevcuttur. 
Bu yüzden iyilik yapmak yetmez, İYİ OLMAK GEREKİR. İyilik yapmak, dışa dönük, kişiden başkalarına yansıyan bir haldir. İyi olmak ise içe dönüktür ve başkalarında kişiye yansıyan hallerin sonucunda olgunlaşır. İnsan, her gün, özündeki’ İYİ’ lik cevherini harekete geçirmeyen sayısız iyilik yapsa, hayır işlerinde herkesin önüne geçse, hatta parmakla gösterilse, özünde iyi olmadıktan sonra, yazık ki boşa emek çekmektedir. İyi bir insanın istemeyerek yaptığı bir kötülük ile iyi olmayan bir insan istemeyerek yaptığı iyilik tartılsa acaba hangisi ağır basar? Özünde iyilik olan kişinin başkasına zarar vermesi elbette iradi olamaz ama kötülüklerini başkalarına iyilik yaparak kapatmaya kalkışmak rüşvetçi bir sahtekârlık değimlidir? İnsan özünde iyi olursa onun dış dünyaya yansıması iyilikler ortaya çıkarır. İşinde, aşında, davranışında, düşüncesinde hep İYİLİK OLUR. Unutulmasın ki medeniyet, iyi insanların ortaya koyduğu yaşam biçimidir. Ve insanlığın modern sancıları ancak yeni bir medeniyet sayesinde reçete elendirile bilecektir. Bu noktada herkesin kendine sorması gerekir: ben o insanlardan mıyım?  Ve hiç unutulmasın ki iyi insanı ortaya çıkaran yegâne şey ÖLÜMDÜR. Hani insanlıktan, insaniyetimizden, adam oluşumuzdan, adam oluşumuzdan geriye kala tek soru var ya!?,,, hani kurtuluş için musalla taşındaki  şu tek soru!.. İşte o sorunun cevabı yalnızca şu iki kelimeyle bir kurtuluş olur: ‘-İYİBİLİRDİK!..’  ‘her kim iyilik ile cihanda çıkarsa ad’ aşağı yukarı bence şunu demek istemiş ‘her kim adını cihanda’ İYİ ye çıkarmış ise insanlar onu yüzük kaşı gibi (hayatta iken el üstünde tutarlar veya ölünce onu elleri üstünde taşıyıp mezara koyarlar).
Allah herkesi el üstünde tutulan İYİLERDEN EYLESİN!..