Meydanlara inmeyin dediler, indiler.
Tutuklarız,  dava açarız dediler,
yılmadılar, yıldıramadılar, meydanları doldurdular.
Ordu da 29 Ekim günü şenlik vardı. Direniş vardı. Cumhuriyet sevgisi, Cumhuriyet aşkı vardı.
Cumhuriyetin sahipsiz olmadığını, muhteşem bir yürüyüş ve güzel bir organizasyonla dosta ve düşmana gösteren güler yüzlü halk vardı.
Evet Ordu’da pravakatörler yoktu. Tazyikli su yoktu. Biber gazı sıkan polis yoktu.
Şarkılar vardı. Atatürk’ün  sevdiği marşlar vardı. Cumhuriyet aşığı insanlar vardı. Ankara’ya  sesleniş vardı.
Ordu ilinde mutlu olduk.
Bize bu mutluluğu yaşatan Ordu Valisi Orhan Düzgün’e
Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun’a
Ordu Emniyet Müdürlüğüne
Ordu CHP İl başkanı Osman Güngör’e
Ve Ordu halkına çok teşekkür ediyorum.
Saygın, seviyeli  güzel bir fener alayı vardı.
Taşkınlık yoktu.
Dedim ya sevgi vardı, saygı vardı. Cumhuriyet aşkı vardı.
Peki diğer illerde ne oldu;
Otobüs terminallerine kelepçe vurulmuştu.
 Ankara ilimize, başkentimize gidecek otobüsler içindeki al bayraklı insanlarımızla birlikte tutsak edilmişlerdi.
Ankara meydanlarını doldurup taşıranlara, hükümet anarşist dedi, ve anarşistler muamelesi yapıldı.
Ellerinde  şehit kanlarının rengini alan, ay yıldızlı bayraklarımızı taşıyanlar coplandılar.  Biber gazlarına maruz bırakıldılar. Çocuk, genç yaşlı denmeden ıslatıldılar.
 Pravakatör var istihbarat alındı dediler. Oysa  Cumhuriyet sevdalılarından başka kimse yoktu, meydanlarda.
Tarih bunları yazacak.
Atasına, bayrağına sahip çıkanların, Cumhuriyetine sahip çıkanların nasıl itilip kakıldığını tarih yazacak.
Sap dönecek, keser dönecek, bir gün herkes hesap verecek.
Uyamayın efeler uyumayın…
Burası TÜRKİYE’DİR
Cumhuriyetçilere anarşist diyen zihniyet. Sen önce kendi bahçeni temizle ve aynaya bak. Tarihine bak.
Ankara valisi Alaattin YÜKSEL  iyi iş becerdi doğrusu..!
Seçimler yakın .
Seni vekil olarak göreceğiz galiba. O itip kalktığın insanların vekili.
Ankara, Yurdun başkentidir. Allah aşkına bu adam başkente vali olarak yakışıyor mu. Kendisi sağ duyulu olması gerekirken  tüm ulusu  bir birine katması neden. Kime hizmet etmek için var bu zat.
Hükümete mi, halkamı.
Dini  Bayramları hoş görü ile karşılayan bu hükümet, milli bayramlarımıza sıra geldiğinde düşmanca tavırlarını sergilemektedirler. Bu görüntü onların  Cumhuriyet ve Ulu Önder Atatürkün karşıtı olduğunu göstermektedir. Ben artık bu hükümetten erdemce tavırlar beklememekteyim.
Türkiye de insanlar ikiye ayrılmış durumdadır.
Birisi Sevr anlaşmasını imzalayanlar.
Bizler ise bu anlaşmayı yok sayıp yırtıp atanlardanız.
Kortej de gördüğüm genç bir kızımız vardı. Yaşı 16-17 gibi. Gözleri o kadar güzel gülüyordu ki, içten ve sevgi dolu.
İş te bu gençler olduğu sürece Cumhuriyetimize dokunamayacaksınız. Dokundurtmayacağız.
Hesabı ödemeye de hazırız.
 NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

Meydanlara inmeyin dediler, indiler.
Tutuklarız,  dava açarız dediler,
yılmadılar, yıldıramadılar, meydanları doldurdular.
Ordu da 29 Ekim günü şenlik vardı. Direniş vardı. Cumhuriyet sevgisi, Cumhuriyet aşkı vardı.
Cumhuriyetin sahipsiz olmadığını, muhteşem bir yürüyüş ve güzel bir organizasyonla dosta ve düşmana gösteren güler yüzlü halk vardı.
Evet Ordu’da pravakatörler yoktu. Tazyikli su yoktu. Biber gazı sıkan polis yoktu.
Şarkılar vardı. Atatürk’ün  sevdiği marşlar vardı. Cumhuriyet aşığı insanlar vardı. Ankara’ya  sesleniş vardı.
Ordu ilinde mutlu olduk.
Bize bu mutluluğu yaşatan Ordu Valisi Orhan Düzgün’e
Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun’a
Ordu Emniyet Müdürlüğüne
Ordu CHP İl başkanı Osman Güngör’e
Ve Ordu halkına çok teşekkür ediyorum.
Saygın, seviyeli  güzel bir fener alayı vardı.
Taşkınlık yoktu.
Dedim ya sevgi vardı, saygı vardı. Cumhuriyet aşkı vardı.
Peki diğer illerde ne oldu;
Otobüs terminallerine kelepçe vurulmuştu.
 Ankara ilimize, başkentimize gidecek otobüsler içindeki al bayraklı insanlarımızla birlikte tutsak edilmişlerdi.
Ankara meydanlarını doldurup taşıranlara, hükümet anarşist dedi, ve anarşistler muamelesi yapıldı.
Ellerinde  şehit kanlarının rengini alan, ay yıldızlı bayraklarımızı taşıyanlar coplandılar.  Biber gazlarına maruz bırakıldılar. Çocuk, genç yaşlı denmeden ıslatıldılar.
 Pravakatör var istihbarat alındı dediler. Oysa  Cumhuriyet sevdalılarından başka kimse yoktu, meydanlarda.
Tarih bunları yazacak.
Atasına, bayrağına sahip çıkanların, Cumhuriyetine sahip çıkanların nasıl itilip kakıldığını tarih yazacak.
Sap dönecek, keser dönecek, bir gün herkes hesap verecek.
Uyamayın efeler uyumayın…
Burası TÜRKİYE’DİR
Cumhuriyetçilere anarşist diyen zihniyet. Sen önce kendi bahçeni temizle ve aynaya bak. Tarihine bak.
Ankara valisi Alaattin YÜKSEL  iyi iş becerdi doğrusu..!
Seçimler yakın .
Seni vekil olarak göreceğiz galiba. O itip kalktığın insanların vekili.Ankara, Yurdun başkentidir. Allah aşkına bu adam başkente vali olarak yakışıyor mu. Kendisi sağ duyulu olması gerekirken  tüm ulusu  bir birine katması neden. Kime hizmet etmek için var bu zat.
Hükümete mi, halkamı.
Dini  Bayramları hoş görü ile karşılayan bu hükümet, milli bayramlarımıza sıra geldiğinde düşmanca tavırlarını sergilemektedirler. Bu görüntü onların  Cumhuriyet ve Ulu Önder Atatürkün karşıtı olduğunu göstermektedir. Ben artık bu hükümetten erdemce tavırlar beklememekteyim.Türkiye de insanlar ikiye ayrılmış durumdadır.
Birisi Sevr anlaşmasını imzalayanlar.
Bizler ise bu anlaşmayı yok sayıp yırtıp atanlardanız.
Kortej de gördüğüm genç bir kızımız vardı. Yaşı 16-17 gibi. Gözleri o kadar güzel gülüyordu ki, içten ve sevgi dolu.
İş te bu gençler olduğu sürece Cumhuriyetimize dokunamayacaksınız. Dokundurtmayacağız.
Hesabı ödemeye de hazırız.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE