Ortadoğu Coğrafyası’nda; özellikle Ülkemizin daha doğusunda, ülkeler olduğu gibi; özellikle güneyimizde; fakir ülkelerin olduğu; çok zengin ülkelerde var; ama çoğunda özgürlükçü demokratik parlementer sistem yok; bazılarında çok değerli kaynaklar olduğu halde; özelliklede yetişmiş insan beyinleri de çok az olduğundan; bu kaynakları gelire dönüştürememekte; ülkelerinin gelişmesine, büyümesine, hayat standardının yükselmesini sağlayamamaktadırlar. Bu yüzden Ortadoğu Ülkeleri’nin bazılarında ekonomik gelişmişlik çok iyi durumda olanlar olduğu gibi; tam tersine ekonomik gelişmişliğin çok az olduğu; ülkelerde var. İkinci ve en önemli konulardan birisi; özellikle bizden daha güneydeki ülkelerde; iklim yağışlı olmadığından su yoktur; bu yüzden çoğu ülkelerin tarımsal alanları çöl durumundadır. İster istemez bu neden; bu ülkelerde tarımsal üretimi yok noktasına taşımaktadır. Ancak bazı ülkelerde; yeterli büyük nehirler ve ırmaklar olduğu halde; sulama tesislerine dönük yatırımlar yapılmadığından veya yapılamadığından; tarımsal üretim zayıftır.
Ülkemiz bir Avrupa Ülkesidir. Ancak aynı zamanda Ortadoğu’da da bir Ülke’dir. Kuzeyimizde (Aramızda Karadeniz vardır.) Rusya Ukrayna Savaşı; Ülkemizin güneyinde sınırdaş olmamamıza rağmen; İsrail’in Filistin’e karşı ve Lübnan’a karşı saldırıları devam ediyor. Öyle ki görünüm; bazı anlarda bir yok etme saldırısına dönüşüyor.
Türkiye Cumhuriyeti olarak Milli Savunma anlamında, ekonomik anlamda çok güçlü olmamız; ve Ortadoğu’da savaşlara yönelen Ülkelere karşı; caydırıcı bir Ülke konumunda durmalıyız. Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ deyişini hiç aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. Ülke olarak barış içinde olmamız; ekonomik büyümemize ve hayat standardının daha yukarı çıkmasına yardımcı olacaktır.