29 Ekim törenlerinin yankıları devam ediyor. İnsanların içini burkan, kalplerini acıtan bir gerçek vardı meydanlarda. Yürekler sızlarken 65 yaşındaki kadın yerlerde sürünürken ellerinde kutsal saydıkları bir bayrak vardı. Ay yıldızlı şanlı Türk bayrağı.
Hani o emperyalist dediğimiz Amerika var ya dünyanın herhangi bir yerinde bırak insanını bayrağına bir zarar geldiğinde misliyle çıkarıyordu bulunduğu yerden. Ama biz kendi toprağımızda, kendi bayrağımızla yolarda yürürken aşağılanıyoruz, bayraklar elimizden alınıyor, coplanıyoruz bu da yetmiyor biber gazlarına maruz bırakılıyoruz.
Bu ülkenin başbakanı Recep Tayyip ERDOĞAN, grup toplantılarında CHP genel başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’ na sesleniyor; erkeksen Hakkari de Türk bayrağıyla yürü diyor.
Bir başbakan ki kendi başkentinde onlarca korumasıyla geziyor, bu söylevini muhalefet liderine nasıl dikte eder bilemiyoruz. Eğer Hakkari de bir partinin genel başkanı Türk bayrağıyla yürüyemiyorsa bu iktidar bundan utanç duymalıdır. Utanç iktidara aittir. Misak-i milli sınırları baki kalabilmesi için bu millet 2 milyon şehit vermiştir. Gene de vermeye devam eder. Ama toprak bütünlüğünü muhafaza etmek tüm ulusun görevi olduğu gibi ulusu yöneten hükümetin başlıca görevidir.
İktidar partisi lideri Van’da, Diyarbakır’da, Urfa’da binlerce güvenlik personeli ile mitingler, toplantılar yaparken ana muhalefet liderine 3-5 güvenlik elemanıyla Türk bayrağını eline al, güneydoğuda yürü demesi hicap ve üzüntü vericidir.
Güneydoğu bölgesinde herkesin de bildiği üzere bir iç savaş yaşanmaktadır. Askerimiz, polisimiz kırılmaktadır. Öğretmenlerimiz görev yapamaz duruma gelmiştir. Bende diyorum ki sayın başbakan, sizin erkeksi ve kabadayısı tavırlarınızı tüm ulus biliyor. Lütfen o bayrakla Türk milletinin bağımsızlık onur timsali olan ay yıldızlı bayrağımızla Hakkari’de Şemdinli’de Şırnak’ta sen gez biz görelim.       
Eski bakan Hüseyin ÇELİK’ in şanlı Türk bayrağını taşıyanlara anarşist dediğini TV programlarından izleyince dondum kaldım. Bir taraftan PKK militanlarına anarşist diyemeyen bu zihniyet Suriye’de yaşlı, genç, çocuk demeden insanları hunharca öldüren muhalif güce anarşist diyemeyen bu zihniyeti ülkem adına kınıyorum.
29 Ekim’de meydanları dolduranlar provokatör değildir. Cumhuriyete sahip çıkan aydın kesim insanlarıdır. Hafızamızı zorlarsak eski bakan Hüseyin ÇELİK CHP eski genel başkanı Deniz BAYKAL’ a, memleketi Van’da nasıl bir taarruz yaptırdığı akıllarda yer almıştır. Şimdi bu zihniyet çıkacak şehit kanlarıyla çizilen  Türk bayrağını taşıyanlara laf söyleyecek;
Hadi işine git..!
 
GÜNÜN SÖZÜ: ELLERİNDE APO POSTERİ OLMAYANLAR, BÖLÜCÜ BAYRAK TAŞIMAYANLAR, HERHANGİ BİR PARTİNİN MİLİTANI GİBİ FANATİK PARTİLİ OLMAYANLAR BİR ULUSUN GELECEĞİNİN TEMİNATIDIR…

29 Ekim törenlerinin yankıları devam ediyor. İnsanların içini burkan, kalplerini acıtan bir gerçek vardı meydanlarda. Yürekler sızlarken 65 yaşındaki kadın yerlerde sürünürken ellerinde kutsal saydıkları bir bayrak vardı. Ay yıldızlı şanlı Türk bayrağı.

Hani o emperyalist dediğimiz Amerika var ya dünyanın herhangi bir yerinde bırak insanını bayrağına bir zarar geldiğinde misliyle çıkarıyordu bulunduğu yerden. Ama biz kendi toprağımızda, kendi bayrağımızla yolarda yürürken aşağılanıyoruz, bayraklar elimizden alınıyor, coplanıyoruz bu da yetmiyor biber gazlarına maruz bırakılıyoruz.

Bu ülkenin başbakanı Recep Tayyip ERDOĞAN, grup toplantılarında CHP genel başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’ na sesleniyor; erkeksen Hakkari de Türk bayrağıyla yürü diyor.

Bir başbakan ki kendi başkentinde onlarca korumasıyla geziyor, bu söylevini muhalefet liderine nasıl dikte eder bilemiyoruz. Eğer Hakkari de bir partinin genel başkanı Türk bayrağıyla yürüyemiyorsa bu iktidar bundan utanç duymalıdır. Utanç iktidara aittir. Misak-i milli sınırları baki kalabilmesi için bu millet 2 milyon şehit vermiştir. Gene de vermeye devam eder. Ama toprak bütünlüğünü muhafaza etmek tüm ulusun görevi olduğu gibi ulusu yöneten hükümetin başlıca görevidir.

İktidar partisi lideri Van’da, Diyarbakır’da, Urfa’da binlerce güvenlik personeli ile mitingler, toplantılar yaparken ana muhalefet liderine 3-5 güvenlik elemanıyla Türk bayrağını eline al, güneydoğuda yürü demesi hicap ve üzüntü vericidir.

Güneydoğu bölgesinde herkesin de bildiği üzere bir iç savaş yaşanmaktadır. Askerimiz, polisimiz kırılmaktadır. Öğretmenlerimiz görev yapamaz duruma gelmiştir. Bende diyorum ki sayın başbakan, sizin erkeksi ve kabadayısı tavırlarınızı tüm ulus biliyor. Lütfen o bayrakla Türk milletinin bağımsızlık onur timsali olan ay yıldızlı bayrağımızla Hakkari’de Şemdinli’de Şırnak’ta sen gez biz görelim.       
Eski bakan Hüseyin ÇELİK’ in şanlı Türk bayrağını taşıyanlara anarşist dediğini TV programlarından izleyince dondum kaldım. Bir taraftan PKK militanlarına anarşist diyemeyen bu zihniyet Suriye’de yaşlı, genç, çocuk demeden insanları hunharca öldüren muhalif güce anarşist diyemeyen bu zihniyeti ülkem adına kınıyorum.

29 Ekim’de meydanları dolduranlar provokatör değildir. Cumhuriyete sahip çıkan aydın kesim insanlarıdır. Hafızamızı zorlarsak eski bakan Hüseyin ÇELİK CHP eski genel başkanı Deniz BAYKAL’ a, memleketi Van’da nasıl bir taarruz yaptırdığı akıllarda yer almıştır. Şimdi bu zihniyet çıkacak şehit kanlarıyla çizilen  Türk bayrağını taşıyanlara laf söyleyecek;

Hadi işine git..!

GÜNÜN SÖZÜ: ELLERİNDE APO POSTERİ OLMAYANLAR, BÖLÜCÜ BAYRAK TAŞIMAYANLAR, HERHANGİ BİR PARTİNİN MİLİTANI GİBİ FANATİK PARTİLİ OLMAYANLAR BİR ULUSUN GELECEĞİNİN TEMİNATIDIR…