Koca koca insanlar, cüce cüce sorunlarıyla deveyi hendekten atlatırlar. Egolarını Nirvana yaptıranlar, günü gelir sana baş eğdirir. Kişi zaaflarından sınanır. Kimi fark eder, kimi de o erdemi göremez. Eee, insanoğlu beşer şaşar.

Bakarsın ayıbını örtbas uğruna ona buna sarar, olmaz olmaz deme başka insanlar üzerinden pirim bile yapar. Doğruyu, doğruluğu kendi yaratır; ahlaksızlığa bir kulp bulur övünür.

Civciv kadar problemleri, tanrısal boyutlar giydirir. Sanırsın sıra sıra dağları o yaratmış. Sorunlar çözümlenmeyip, zaman içinde katlanıp farklı anlam katıldığı için kaoslar besin kaynağı oluyor. Uyanıklığı zekilik, kolay yoldan elde edilenleri başarı, güç gördüysen hak, hukuk kendi çıkarlarına uyan terazide tartılır.

Cehalet sarmış ise etrafı, kör olur zihnin fikir ahlakı.

Ne demiş padişahın veziri: “Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var.”

 Kişinin kendine değer vermesi onurdur. Fakat bunu Nirvana yapıp gezdirmesi ezikliktir.

Edep denen, adap denen aklıselim tüm eylemler zamanla yozlaştı. İnanılan saygı, duyulan çoğu davranışlar çöp poşetine atıldı. Sesin ne kadar yüksek çıkarsa gücün o kadar büyük görüldü. Paran olmasa da  ülkede  gücün nam salmış olmalı. Toplumun inanca olan zaaflarını da ele aldın mı  yularları kaptın,  tüm fetihleri şanlı ismini yazdırdın demektir. “Senden alası, Şam da kayısı”

Ne desem cehalet bir kulp takacak. Bilime, ilme şeytan işi diyenler, cadı avına çıkmış vesselam.

Kelimeler raks ederken cehaletin ağzında fikirler büyülenmiş namelerin izinde. Doğru ahlaksızlığa yenik düşmüş. Çıkarlar başa taç, çıkamayanlar el etek öper olmuş.

 Bizi kıskanlar ilaç yapıp bize satar. Kutsal saydıklarımız bizi yakar saray yapar. Çıplak kıralı herkes alkışlar. Bir kavalın tınısına ahali düz duvara tırmanır. Dilsizi savunmasızı koruyamayan varlıklar kendi varlıklarında boğulur, derdi babannem.  Rahmetli bu işi çözmüştü vesselam. Bir karış toprağa bereket atıp bereket toplardı. Şimdilerde toprağa ne atarsan beton mezarların spot ışıkları yanıyor. Hayır ve şer Allah’tan bilirdik. İnsandan geliyor. Bu işte bir çapanoğlu var ama aklımızın ermesine müsaade eden yok.

Gerçi hazıra alışan beynin de çalışmasına gerek yok. Hadi hayırlısı her diz sezonu uzadıkça kendini tekrar eder.