Değişen toplum ve yasalarla birlikte eskiden olduğu gibi açık pazarlarda satılmasak da kölelik hala yaşayan bir olgu. 21. yüzyılın ‘çağdaş’ dünyasının bu karanlık gerçeğinin yeni adı ise modern kölelik.
Kişinin veya toplumun maddi ihtiyaçları için çalışan köleler, ne yazık ki tarihin tozlu sayfalarından arınıp günümüz dünyasına yerleşti. Zorla çalıştırılma, çocuk işçiliği ve insan ticareti gibi kavramlar modern kölelik olarak adlandırılsa da fazla mesai, düşük maaş ve mobbing de modern kölelik unsurları olarak kabul ediliyor.
Küresel bir sorun
Gelişmiş ülkeler dahil olmak üzere dünyanın her köşesinde mevcut olan bu durumun nedenleri arasında ekonomik eşitsizlik ve savaşlar gösterilse de küreselleşme ile oluşan ucuz iş gücü arayışı, şirketlerin köle işçi kullanmasına neden oluyor. Modern köleliği önlemek için yasaların eksik olması veya yeterince uygulanmaması da bu sorunu derinleştiriyor.
Şekil değiştiren esaret
Zamanında şiddet ve işkenceye maruz kalan kölelerin yerini günümüzde psikolojik yara alan modern köleler aldı. İki zamanda da var olan kötü çalışma koşulları ve yetersiz beslenme ise fiziksel sağlığı etkileyen unsurlar arasında yer alıyor. Yüzyıllar önce köleler toplumdan dışlanırken, modern köleler yaşadığı baskı ve sorunlarla kendini toplumdan ayrıştırıyor.
Çağdaş tarihin aydınlatılması zor karanlıklarından biri olan modern kölelik, milyonlarca bireyin ve binlerce STK’nin çabasına rağmen hala çözülemeyen bir sorun olmaya devam edecek gibi görünüyor.