Ulusal Egemenlik nedir? Bir Milletin Dünya Ulusları içinde tam bağımsız olması;  ve kendi içinden seçtiği temsilcileri vasıtasıyla kendi kendisini yönetmesidir. Tam bağımsız olmanın anlamı: Uluslar içinde hiçbir ülkenin veya ülkeler gurubunun yönetim güdümünde olmadan; Millet olarak kendi yönetim politikasını üreterek; tam bağımsız durumda Dünya Ulusları içinde yerini almaktır.  Tam bağımsız olmanın anlamıda; ekonomik anlamda her şeyin kendi üretim olanaklarında üretilebilmesi, savunma anlamında; savunma sanayiinin Dünya ölçeğinde üretim olanaklarının olması; ve bir başka anlamda gereğinde satın alabilecek;  ekonomik gücün olması; siyasi gücü bilgi, yönetim bilimi anlamında Dünya ölçeğinde sosyal kültürel, bilgi bankası birikiminin olması; ve eğitilmiş insan gücünün üstün vasıflara sahip olması anlamına gelir.

      Yurdumuz Sevr Anlaşması ile paylaşılmış durumda iken; Mustafa Kemal Paşa 16 Mayıs 1919 da İstanbul’dan Bandırma Vapuru ile Samsun’a Kurtuluş Mücadelesini başlatmak için gelir. Sonra Amasya’ya giderek orada ‘ Amasya Tamimini’ yayınladı;  daha sonra 23 Temmuz 1919 da ‘Erzurum Kongresi’ni ‘ akabinde  4 Eylül 1919 da ‘Sivas Kongresi’ni’ gerçekleştirdi. Erzurum Kongresi’nde seçilen 9 tane Temsiliye Üyesi; Sivas Kongresinde 16 ya çıkarılmış; ve   ‘Heyeti Temsiliye’  haline dönüştürüldü. Daha sonra Mustafa Kemal ve arkadaşları 27 Aralık 1919 da Ankara’ya gelerek çalışmalarına devam ettiler.  23 Nisan 1920 ilk TBMM;   M. Kemal Başkanlığında açıldı; ve bu Meclis Kurtuluş Savaşının yapılmasına ve kazanılmasında çok önemli görevler üstlendi.  M. Kemal’in Başkomutanlığında 26 Ağustos 1922 de  Büyük Taarruz başladı ve 9 Eylül 1922 de Türk Ordusunun İzmir’e girişi;  düşmanın gemilerle kaçması veya denize dökülmesi ile sona erdi. 11 Ekim 1922 de Mudanya Mütarekesi imzalanarak  barışa doğru ilk adım atıldı. Kasım 1922 de Lozan Barış Anlaşması görüşmeleri başladı. 24 Temmuz 1923 tede Dışışleri  Bakanı İsmet İnönü  Başkanlığındaki  heyet ‘Lozan Barış Andlaşmasını’ imzalayarak;  Dünya Milletleri arasında, Türk Ulusu’da yerini aldı. Bu Anlaşma ‘Türkiye Devleti’nin Uluslararası Arenada tescilinin tapusuydu. Daha sonra 29 Ekim 1923 tede Cumhuriyet ilan edilerek; ‘Türkiye Cumhuriyeti’ resmen kuruldu. M. Kemal Atatürk ilk Cumhurbaşkanı seçildi.

       23 Nisan 1921 de TBMM de çıkarılan yasa ile ’23 Nisan’ın Milli Bayram Addi’ne dair kanun ile Türkiye’nin ilk Ulusal Bayramı olmuş;  1935 yılında çıkarılan bir yasayla adı ’ Milli Hakimiyet Bayramı’ oldu ve bu adla  kutlandı. 1981 yılında bu bayrama ‘ 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk Bayramı’  adı verildi.  Unesco 1979 yılını çocuk yılı ilan etmesinden sonra TRT 23 Nisan çocuk şenliğini başlatarak Bayramı Uluslararası katılımlı düzeye taşıdı. 1933 yılında Atatürk ile başlıyan makama kabul geleneği bugün her seviyedeki kurumlarda çocukları makama oturtma geleneği ile devam ediyor.  Bugünün çocuğu; yarının genci; sonrasında orta yaşlısı olarak yaşamın içinde yerini alacaktır. Bu nedenden çocukları yetiştirirken; özgürlük ve bağımsızlığın güzelliklerini hissederek, görerek yetişmeleri; geleceklerine güven ve sevgiyle bakmaları; onları daha üretken, daha karakterli, daha ülkesini, bayrağını ve Milletini seven  bir olguyla yetiştirecektir.  Tüm çocukların ’23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’ kutlu olsun.