İHTİYARLIK

Sevgili gençler şunu hiçbir zaman asla unutmayınız ki biz ihtiyarlar veya yaşlılar genç olduk gençliğin ne demek olduğunu biliyoruz. Ama sizler daha ihtiyar olmadınız, zamanı gelince yaşlılığın ve ihtiyarlığın ne olduğunu yaşayacaksınız. Hayatta benim fikrime göre en zor şey parasızlık ve ihtiyarlıktır. Sevgili gençler yanlış anlamayın her yaşın kendine göre çok güzel tarafları vardır. 

İhtiyarlığın en güzel tarafı fındığın içi olan torun torba sahibi olmaktır. Bana göre elden ayaktan düşkün olan yaşlılar evdekilere yük kabul ediliyor.Belki de bakanlar yönünden kaklıdırlar.Bir baba ve anne beş evladını bakıyor fakat beş evlat anne ve babaya bakamadığı şöyle kalsın, hal hatır bile sorup bir telefon açmıyorlar Allah bizlere yaşadığımız müddetçe genç ve ihtiyarlık dönemlerinde sağlıklı ömür versin. Şimdi sizlere birkaç mısra ile yaşlılığı ve ihtiyarlığı anlatan bir şiir yazayım. 

AH İHTİYARLIK 

Gözlerim yüz metreden karıncayı görürdü

Şimdi yanımda hanımı zor seçiyorum

Elli adımdan fısıltıyı duyardı kulaklarım

Şimdi yanım top atsalar tık yok ahbabım

Zıp zıp zıplardım ip sallar hoplardım

Şimdi  bu bastonla üçayaklı oldum dostum

Gene de bakkala gitmeye kalmadı mecalim 

Dişler kaplama tam basmıyor

Ne yapsam eskisini tutmuyor

Hepsini anlatmaya kalmadı bu ihtiyar halim

Seksenime kadar ekmeğin kenarını severdim

Şimdi içini yemeye kalmadı halim

Belikli gelmişim yolun sonuna

Anlaşıldı bir şey alamıycam yanıma

Çünkü kendimi götürmeyi kalmadı mecalim

Hani nerede, o güzel tatlı gençlik yıllarım 

Anlıyorum ki Azrail başucuma dikildi

Hâlbuki can vermeye halim kalmadı