Her yüreğin bir kahramanı vardır,
tıpkı her hikayenin bir kahramanı olduğu gibi;
Onlar vatan savunmasında bizlerin kahramanları,bu toprakların bekçileri,yüreklerimizi yerinden söken,göz yaşlarımızı boncuk,boncuk sessizce döktüren yiğitler, şehitlerimiz, hepimizin yüreğindeki kahramanlarımız.
Geçen hafta,şehit düşen Uzman Çavuş Nuh ÖZDEMİR kardeşimizi Akkuş İlçemizde hakka uğurladık.Yüreklere düşen acı sönmeden,Ordumuzun evladı Gülyalılı yeğenimiz Yüzbaşı Mustafa Okan Kuloğlu ağır yaralanarak GATA'da tedavi altına alındı,şimdi o bir gazi.Umarım en kısa zamanda aramıza döner.
Gün geçmiyor ki ilimize şehit gelmesin ,Polis Yalçın Yamaner Siirt'te hain bir saldırı sonrası şehit düştü.Bir şehidimizi daha yüz binlerle ebediyete birlikte uğurladık.
Büyükşehir belediyesi önünde,şehit cenazesine katılanların döktükleri gözyaşları yüz binlerin sessiz çığlığı gibi idi,şehidimizin eşinin gözlerinden yanaklarına aralıksız süzülen inci tanesi göz yaşları tek kelimeyle her şeyi anlatıyordu,söylenecek hiç bir şey yoktu belki de.Çocuklarının gözlerinden süzülen ise bir başka parçalıyordu yürekleri.
Hepimiz sessiz ve suskun yutkunduk her seferinde boğazımıza düğümlendi kelimeler, peki daha ne kadar susacağız,? susmak doğru olan mı?
Sularda susar dona kaldığında değil mi?
Sustukça sıranın kendimize geleceğini bilmeyerek susuyoruz."Fikirler özgürleşmediği için korkuyor ve susuyoruz."
Çevremizdeki insanların gözlerindeki neşe giderek azalırken neler olduğunun farkında mıyız acaba? Bir an olsun durup düşünüyor muyuz konuşmayı terk etmenin sebebini? Susmanın, olaylar karşısında sessiz kalmanın bir sürü nedeni vardır. Mesela anlatmayı beceremeyenler susarlar. Anlatmaktan vazgeçenler susarlar. Diğerlerinden ümidi kesmiş olanlar susarlar.Çoğu zaman çıkarları için susarlar.
Her şeyi gördüğünü, tüm olasılıkları yaşadıklarını düşünenler susarlar.Hata yapmaktan ölesiye korkanlar susarlar. Kendilerini açığa çıkarmaktan korkanlar susarlar,konuşursam yarın bana ne olacak diye, başına geleceklerden korkanlar susarlar.
Ama susmak da aslında bir kaçış değil midir? Yaşamdan, mücadeleden,fikirler özgürleşmedikçe,konuşulmadıkça hep susmayı tercih ettiğimiz sürece bir, bir ölecek miyiz.? Güneş olmadan da aydınlık olmaz mı gün, geceyi karanlık mı getirir hep bize,gözlerini kapatanlar mı uyur sadece, hep birlikte uyuyoruz belki de,uyuyoruz işte.Kime güzel kime çirkin bu dünya,
Şehitlerimiz bir ölüyor onlarla milyonlar ölüyor,biz ölüyoruz Türkiye ölüyor.Dün yine sustuk,süzülen göz yaşlarıyla yutkunduk,bir olduk bin öldük ve hakka uğurladık onları.Artık alıştık,alıştırıldık belki de her şeye.
Ülkemizin ve Milletimizin başı sağolsun, şehitlerimizin mekanları cennet olsun.Bizi bu acımasız günlere getirip yürek dağlatanlara yazıklar olsun.