Son bir ayda hayvan yemine iki kez zam geldi. Üçüncü zam kapıda. Bugüne kadar yapılan iki zam ile fiyat yüzde 13-14 arttı. Gelecek olan zamla birlikte yemde son bir aydaki fiyat artışı yüzde 20'ye ulaşacak.
Yem fiyatları neden artıyor?
Konuştuğumuz yem üreticileri fiyat artışı konusunda yurt dışı ve yurt içi kaynaklı çok farklı nedenler sıralıyor. Yem fiyatındaki artışın nedenleri özetle şöyle:
- Dünya soya fiyatları arttı
Arjantin'in soya üretiminde düşüş olacağını bildirmesi ile dünya soya fiyatlarında bir yükselme yaşandı. Soya fiyatının artması yem fiyatına doğrudan zam olarak yansıyor. Çünkü, yem sanayinde ciddi bir soya bağımlılığı var. Türkiye, yılda 2 milyon tonun üzerinde(2017'de 2 milyon 175 bin ton) soya tüketiyor. Bunun büyük bölümü yem hammaddesi olarak kullanılıyor. Tüketilen soyanın sadece yüzde 7'si yani 140 bin tonu Türkiye'de üretiliyor. Yüzde 93'ü ithal ediliyor. Bu nedenle dünyadaki fiyat artışı Türkiye'yi doğrudan etkiliyor.
- GDO denetimi soya girişini azalttı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmada "Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) konusunda daha dikkatli olacağız" sözleri bürokratlar tarafından emir kabul edilerek, Türkiye'ye ithal edilen soyada daha sıkı denetimler yapılmaya başlandı. Yem amaçlı ithalatına izin verilen soya genlerine bile zorluklar çıkarılıyor. Bugüne kadar 150 bin ton soya bu şekilde gemilerde bekletildi. Bazı gemilerdeki ürünler geldiği ülkeye iade edildi. Bu engelleme yem fiyatları artıran bir başka faktör.
- Çin'in alımları ayçiçeği küspe fiyatını yükseltti
Yeterli soyayı bulamayan yem sanayicileri, Ukrayna, Kazakistan, Rusya, gibi Karadeniz bölgesindeki ayçiçeği küspesine yöneldi. Fakat, Çin'in bu ülkelerden çok miktarda ayçiçeği küspesi alması orada da fiyatları yükseltti. Yem hammaddesi olarak kullanılan ayçiçeği küspesindeki bu fiyat artışı yem maliyetlerini artırdı.
- Dövizdeki artış etkili oldu
Yem fiyatlarındaki en önemli nedenlerden birisi de dövizdeki yükselme. Yem hammaddesinin en az yüzde 50'sini ithalatla karşılayan yem sektörü, artan döviz fiyatları nedeniyle hammaddeyi her geçen gün daha pahalıya alıyor. Dolayısıyla bu maliyeti fiyatlara yansıtınca yeme zam yapmak durumunda kalınıyor.
Yem üreticileri: Biz de zarar ediyoruz
Yem sanayicileri, bugüne kadar yaptıkları iki zam ile fiyatları yüzde 13-14 artırdıklarını ancak buna rağmen yüzde 2 civarında zararla çalıştıklarını belirterek, bugün yarın yapılacak üçüncü zam ile toplamda fiyat artışının yüzde 20'ye ulaşacağını ifade ediyor.
Yakın gelecekte fiyat düşüşü beklemediklerini vurgulayan yem sanayicileri: "Yüzde 50 dışa bağımlılık yem fiyatlarının artmasındaki en büyük etken. Bu bağımlılık bir iki günde değiştirilecek bir durum değil. Uzun vadeli tarım politikası gerektiriyor. Şu anda yapılabilecek en akılcı şey, kaba yem tarafında üretimi artırıcı çalışmalar yapmaktır" görüşünü savunuyor.
Süt üreticisi de fiyat artışı istiyor
Çiğ süt üreticileri yem fiyatındaki artışın altında ezildiklerini belirterek, yem fiyatı artarken çiğ süt fiyatının belirlenen referans fiyatın altında kaldığını bu şartlarda üretimin sürdürülmesinin çok zor olduğunu ifade ediyor. Kırmızı et fiyatının cazip olması nedeniyle inek kesiminin arttığını belirten çiğ süt üreticileri, sütte yeni bir krizin kapıda olduğunu, önlem alınmazsa, birçok çiftliğin kapanacağını ve Türkiye'nin süt ithal etmek zorunda kalacağını söylüyor. 
Süt alan sanayicilerin aynı zamanda yem satıcısı olduğunu belirten süt üreticileri yaşanan çelişkiyi şöyle ifade ediyor: "Bize verdikleri yemin fiyatını sürekli artırırken aldıkları sütün fiyatını sabit tutuyorlar, bazıları daha acımasız, fiyatı düşürüyor. Başka bir girdiye bakmaya gerek yok. Sadece yem fiyatındaki artışa bakarak süt fiyatının da artması gerektiğini bizden daha iyi biliyorlar. Fakat, kimse üreticinin para kazanmasını istemiyor. Üretici sahipsiz."
Et ve süt ürünlerinde fiyat artacak
Yem fiyatındaki artış, çiğ süt fiyatlarına yansımasa da, yoğurt, ayran, peynir, tereyağı gibi süt ürünleri ile et ve et ürünleri fiyatını artırıyor. Üreticide ucuz olan et ve süt tüketiciye pahalıya satılıyor. Üretici para kazanamadığı için üretim yapmakta zorlanırken, tüketici ise bütçesinden daha yüksek pay ayırarak et ve süt ürünleri tüketmek zorunda kalıyor.
Hükümet, yüksek girdi maliyetlerinin nedenlerini ortadan kaldırmak yerine, çözümü ithalatta arıyor. İthalatın çözüm olmadığı son 10 yılda görülmesine rağmen bu politikada ısrar ediliyor.
Özetle, yemdeki fiyat artışı et ve süt ürünleri fiyatını artıracak. Et ve canlı hayvan ithalatı artarak devam edecek. Buna süt ve süt ürünleri de eklenirse kimse şaşırmasın.