Her yıl çeşitli nedenlerle bir yığın çocuk, bir o kadar genç, orta yaşlı insan yüzme bilmedikleri için ve denizi, gölü, baraj gölünü, nehri, ırmağı, dereyi ve genel anlamda suyu tanımadıkları için; en önemlisi yüzme bilmedikleri için boğulup, ölüyorlar. İş yalnızca yüzme bilmemekle de olmuyor; ayrıca denizin dalgalı zamanlarını, depresyonlu zamanlarını, akıntılı zamanlarını; güneşin kıyıya dik vurduğu saatleri bilmek ve ona göre denize girmek veya göle girmek, müsait değilse gölgede bulunmak son derece önemlidir. Çünkü güneş altında bazen on beş dakika durursanız; güneşin başınıza geçip; istenmeyen oluşumların olabileceğini hesaplamak durumundayız. O halde denize girerken ya sabah saatlerini; çoğunlukla akşam saatleri; daha uygun olmaktadır. Ayrıca denize girdiğiniz yerde kaya dolgu ( Balıkçı barınağı gibi yerlerde ) denize girerken; yosunlardan ayağınız kayıp; ayaklarınız ve vücudunuz kaya arasına kayabileceği (suyun kaldırma kuvvetinin dengenizi bozabileceğini ) ve tehlikeli bir durumla karşılaşmanız olasıdır. Yüksek kayadan atlarken; aşağı noktada dolgu yapılmış; liman dolgu taşlarına kafanızı çarpmanız mümkündür. Onun için olabildiğince yüzme güvenliği olan bölgelerde yüzmekte yarar var. Yüzme bilmediği halde; yüzebileceğini sanıp denize, göle, ırmağa giren birisi boğulma durumuna düştüğü an; ona yardım etmek isteyen kıyıdaki birisi veya birkaçı da; suya girdiği ve yüzme bilmedikleri için boğulabilmektedir. Kaldı ki mutlaka Büyükşehir Belediyesince güvenlik tedbirleri alınmış T ler arasında veya plajlarda girmekte yarar var. Çünkü boy mesafesi hizasında ip gerildiğinden buradan ileri gidilmemesi gerektiğini bilirsiniz; ayrıca görevli Cankurtaran sizi ikaz eder. Yüzme bilmeyenler veya az bilenler bu T lerin içersinde; bel seviyesini geçmeyen bölgede; kıyıya paralel; ayaklarını yere basmaksızın devam edip; kendini test edip; yüzmeyi öğrenebilirler.
Gençlik Spor Bakanlığınca; yüzme havuzlarında 15 günlük yüzme eğitimi kursu düzenlerek; (Devamlı olarak ) çok sayıda çocuğun; gencin bu eğitime katılması ve yüzmeyi öğrenmesi sağlanabilir. Hatta yerel imkanlar mevcutsa Belediyeler tarafından bu kurslar düzenlenerek; çok sayıda çocuk, genç ve istiyorsa orta yaşlı gurupta yüzmeyi öğrenebilir.
Hayatın zaman zaman bir sınav olduğunu da unutmamalıyız. Çünkü her hangi bir zamanda sulama kanalına düşebiliriz; gölün derin olmadığını düşünüp; girer boğulabiliriz; veya bilenler yüzerken; konunun çok basit olduğunu düşünebiliriz; ve sonucunda girdiğimizde boğulabiliriz; veya istenmeyen bir anda sele yakalanabiliriz; eğer sudan uzaklaşabilecek; uygulama bilgimiz var ise; kendimizi kurtarabiliriz; veya tehlike geleceği anlaşıldığı an ( bu heyelan da olabilir. ) orayı geçici bir süre terk edip; ortamın güvenlikli hale geldikten sonra dönebiliriz.
Şunu unutmayalım; yüzmeyi öğrenmek ve başarabilmek; son derece önemli bir spordur. Çünkü bu spor vücudumuzun; çok uzuvlarını çalıştıracak ve belki de bizi hastalıklardan hayat boyu uzak tutacaktır. Örneğin devamlı bu sporu yapan birisi asla fıtık olmaz.