“Bilim, sorulara gittikçe daha incelikli yanıtlar vererek ilerler, fenomenlerin özüne gitgide yaklaşır.” Louis Pasteur

Benimde üyesi olmakla Onur duyduğum KLİMİK Derneğimizin Viral Hepatit Çalışma Grubu(VHÇG), “28 Temmuz Dünya Viral Hepatit Günü” dolayısıyla ve konunun uzmanı  değerli arkadaşlarımızın katkısıyla çok önemli bir bildiri yayınlamış. Emeklerine, yüreklerine ve  uslarına sağlık. Halk arasında Sarı Sarılık(Viral Hepatit-A, E),Kara Sarılık(Viral Hepatit-B, C, D..) olarak bilinen karaciğerin siroz ve karaciğer kanserine kadar neden olabilen mikrobik İltihabi hastalıkları maalesef çok ciddiye alınmamaktadır. Sadece yılda bir günle kitlelere anımsatmak, farkındalık oluşturmaya çalışmak, bizim gibi tedavi hekimliğini alabildiğince cazip hale getirmiş, koruyucu hekimlik ilkelerinden vazgeçmiş her yönden geri bıraktırılan ülkelerde gerçekten zor. İşimizin ne kadar zor olduğunu sizler takdir edin…

“HAREKETE GEÇME ZAMANI”

“Harekete geçilirse kronik viral hepatitler önlenebilir ve tedavi edilebilir infeksiyonlardır.”

Hepatit, çeşitli virus, bakteri gibi mikroorganizmaların ve/veya bazı toksik maddelerin neden olduğu bir karaciğer iltihabıdır. Karaciğerde önemli düzeyde iltihaba neden olan viral hepatit, karaciğer hasarına, siroza ve karaciğer kanserine neden olan ciddi bir infeksiyondur. Hepatit viruslarının beş türü (Hepatit A, B, C, D ve E) arasında en yaygın olanları B ve C’dir.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün 2024 Küresel Hepatit Raporu’na göre viral hepatit nedeniyle kaybedilen canların sayısı artmaktadır. Dünya genelinde 187 ülkeden alınan yeni veriler, viral hepatitten kaynaklanan tahmini ölüm sayısının 2019’da 1,1 milyon iken bu sayının 2022’de 1,3 milyona çıktığını göstermektedir. Bunların %83’üne hepatit B, %17’sine hepatit C neden olmaktadır. Yine her gün 3500 kişinin hepatit ve komplikasyonlarına bağlı hayatını kaybettiği bildirilmektedir. Dünyada tüberküloz ve HIV infeksiyonuna bağlı ölümler azalırken ne yazık ki hepatitlere bağlı ölümler artmaktadır. Mevcut gidişat devam ederse, viral hepatitlerin 2040 yılına kadar sıtma, tüberküloz ve HIV/AIDS’in toplamından daha fazla insanı öldüreceği öngörülmektedir.

Viral hepatitlerin azaltılması amacıyla DSÖ, 2016 yılında 194 ülkenin katılımıyla 2016-2021 yılları arasında uygulanacak olan bir eliminasyon programı başlattı. Bu programın hedefi 2030 yılına kadar viral hepatitlere bağlı ölümlerin %65, yeni olgu sayısının ise %90 azaltılması olarak belirlendi. Bu hedefe ulaşmak için DSÖ tarafından öncelenen konular; infantlarda HBV aşılaması, HBV taşıyıcısı annelerden bebeklere geçişin engellenmesi, güvenli kan transfüzyonları, güvenli injeksiyonlar, damar içi ilaç kullanıcılarında injektör paylaşımının engellenmesi, kronik HBV ve HCV hastalarının tanı ve tedaviye ulaşımının sağlanması olarak seçildi. Bu programın ülkeler bazında ne kadar uygulandığı ve belirlenen hedeflere ne ölçüde ulaşıldığının belirlenebilmesi için de Haziran 2021 tarihinde yine DSÖ tarafından somut değerlendirme kriterlerinin yer aldığı bir ara kılavuz yayımlandı. Yeni kılavuzda eliminasyon hedefi, 2030 yılına kadar HBV insidansında %95, HCV insidansında %80 azalma ve her iki infeksiyonun da mortalitesinde %65 azalma, hepatit B ve hepatit C hastalarının %90’nından fazlasının tanı alması, %80’inden fazlasının da tedaviye ulaşması şeklinde güncellendi.

28 TEMMUZ DÜNYA HEPATİT GÜNÜNDE RİSKLİ GRUPLAR TEST YAPTIRIN!

Viral hepatitlerle ilgili farkındalığın artırılması amacıyla Hepatit B yüzey antijenini saptayan ve HBV aşısını da geliştirerek 1976’da Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü’nün sahibi olan Dr. Baruch Blumberg’in doğum günü “28 Temmuz Dünya Hepatit Günü”olarak tanımlanmıştır. Dünya Hepatit Günü’nde viral hepatitler konusunda toplumun eğitimine daha fazla yer verilmesi, ulusal taramaların artırılması ve toplumun bu taramalara katılmasının sağlanması amaçlanmaktadır. Bu nedenle, DSÖ her ne koşulda olursa olsun, viral hepatitlerin bekletilmeden saptanıp tedavi edilmesi gereken hastalıklar olduğunu vurgulamak amacıyla 2024 yılı Dünya Hepatit Günü sloganını “Harekete geçme zamanı” olarak belirledi. Bu tema altında ülkelerde tanı ve tedaviye erişimi genişletmek için işbirlikçi eylem ihtiyacı vurgulanmaktadır. Hepatit B ile yaşayan 4 kişiden yalnızca 1’ine teşhis konulduğu ve yalnızca 5 kişiden 1’inin uygun antiviral tedavi aldığı; yine benzer şekilde hepatit C ile yaşayan her 2 kişiden yalnızca 1’ine teşhis konulduğu ve yalnızca 6 kişiden 1’inin iyileştiği belirtilmektedir. Ulaşılmayan nüfuslara ulaşmak ve hastalıkları ve ölümleri azaltmak için hepatit önleme ve tedavi hizmetlerini birinci basamak sağlık hizmetleri düzeyinde topluluklara yakınlaştırmak hayati önem taşımaktadır. Şimdi harekete geçerek hayat kurtarabilir, yeni infeksiyonlar önlenebilir, karaciğer kanseri vakaları azaltılabilir, bağlantılı olarak sağlık bakım masraflarını azaltabilir ve 2030 yılına kadar hepatiti ortadan kaldırma hedeflerine ulaşılabilir.

KLİMİK Derneği Viral Hepatit Çalışma Grubu olarak, 28 Temmuz Dünya Hepatit Günü’nde, sizlere güncellenen bu hedefleri anımsatmak ve viral hepatitlerin de önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu tekrar vurgulamak isteriz. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan “TÜRKİYE VİRAL HEPATİT ÖNLEME VE KONTROL PROGRAMI”gerçek yaşama aktarılabildiği ölçüde başarılı olacaktır. Bu konuda viral hepatit tanı ve tedavisi ile uğraşan tüm hekimlere çok önemli görevler düşmektedir.

Hastaları saptamak için riskli gruplarda hepatit taramaları yapılmalıdır. Riskli gruplar;

Hepatit C için;

HCV’nin taranmaya başlanmasından önce (1996) kan ve kan ürünleri almış ya da organ nakli yapılmış kişiler

Halen ya da eskiden damar içi madde ve intranazal kokain bağımlısı olanlar

HCV pozitif kanla temas eden sağlık çalışanları

HIV ile yaşayan bireyler

Karaciğer testlerinde açıklanamayan anormallikleri (ya da karaciğer hastalığı) olanlar

HCV ile infekte anneden doğan çocuklar

Uzun süredir hemodiyalize girenler

HCV infekte kişilerin şu andaki cinsel partnerleri

Hepatit B için;

HBsAg pozitif kişilerle aynı evde yaşayanlar ve cinsel partnerleri

Yüksek veya orta düzey HBV prevalansı olan bölgede doğanlar

Anne ve babası yüksek HBV endemisi olan bölgede doğmuş olan ve bebeklikte aşılanmamış kişiler

HBsAg pozitif kişilerle aynı evde yaşayanlar ve cinsel partnerleri

Damar içi ilaç kullananlar

Birden fazla cinsel partneri olan veya cinsel yolla bulaşan bir hastalık öyküsü olanlar

Cezaevinde kalan tutuklular

ALT ve AST düzeyleri kronik olarak yüksek kişiler

HCV ya da HIV ile infekte kişiler

Hemodiyaliz hastaları, şeklinde özetlenebilir.

KLİMİK Derneği Viral Hepatit Çalışma Grubu, dört yüze yakın hekim üyesiyle kurulduğu 2011 yılından bu yana yeni olgu sayısının azaltılması, özellikle hepatit B ve C infeksiyonu olan hastaların tanı almasının sağlanması, bu hastaların tedaviye ulaşabilmesi konularında aktif çalışmalarını sürdürmektedir. KLİMİK Derneği çatısı altında çalışmalarını giderek artan bir ivme yürüten VHÇG olarak, her yıl olduğu gibi, 2024 Dünya Hepatit Günü’nde de bireysel çabanın önemini vurgulamak, hastaların bulunması ve toplumun farkındalığının artırılması konusunda iş birliği içinde çalışmanın gerekliliğini “Harekete geçme zamanı” diyerek yeniden anımsatmak isteriz.

BANA BULAŞMAZ DEMEDEN KORUYUCU HEKİMLİK KURALLARINA UYALIM. UYMAYANLARI UYARALIM. VİRAL HEPATİT OLANLARI ERKEN TANI  İLKELERİNE SADIK KALARAK SAĞALTALIM…

MAALESEF SİYASİ SAĞLIK OTORİTESİ BIRAKIN KORUYUCU HEKİMLİK İLKELERİNİ, TEDAVİ HEKİMLİK İLKELERİNİ DE YÜZÜNE GÖZÜNE BULAŞTIRMIŞ DURUMDADIR. İNSANLAR ÇOCUKLARINI BİLE DOKTORA GÖTÜRME OLANAĞINI BULAMAMAKTADIR. KAHROLMAMAK ELDE DEĞİL.

Sözlerimi meslek büyüğümüz şairimiz Ceyhun Atuf Kansu’dan bir dörtlükle bitirelim…

O çaresiz, o yalnız, o karanlık günde,

Siz neredeydiniz diyeceğim, neredeydiniz?

Ben perişan, utanmış...bu köyün üstünde,

Kahrolurken, siz beyciğim neredeydiniz?..

Sevgilerimle…