Sınıf başkanımız ve 'gatıvaz abiler' Tarih Öğretmeni Suat Hoca'ya şaka yapalım dediler. Karatahtanın üzerindeki Atatürk portresini ters çevirdik. Tam hoca içeri girerken sıralarımızda ters dönüp oturduk. Suat öğretmen girince nasıl dikkat ettiyse önce Atatürk portresini ters çevirdiğimiz görmüş. Ve sonra...
Eline sopayı aldığı gibi girişti...
(Eline sağlık Suat Hocam!)
***
Bu yılın "Bir nisan şakası" dün yapıldı.
Türkiye genelinde yaklaşık iki saat elektrikler kesildi.
Bu tür uzun süreli kesintilerin elektriğin ilk icat edildiği devirlere ait olduğu söyleniyor. Ve kesinti üzerine üretilen komplo teorileri ise tam bizlik.
Bu kesintinin 7 Haziran seçimlerinde hileye hazırlananlar için bir prova olduğundan tutun da, internete atlan bir vido paylaşılmasın diye şartelin indirildiği, siber saldırı iddiasına kadar... Bir de, "bakın elektrik yetmiyor, nükleer enerjiye karşı çıkmayın da Akkuyu santralini yapalım" mesajı var.
Bir şaka da Ak Saray'dan önceki gün geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de Ak Parti'nin genel seçim bildirgesini okuduğunu, hatta başkanlık sistemine ilişkin bölümü düzelttiğini ifade etmiş. Sonra da yurt dışına çıktığında Slovenya'da, 'okudum demedim ki' demiş. Peşinden de, 'muhalefet partileri de bildirgelerini getirsinler, onlara da yardımcı oluru" diyesi. Mensubu olduğu partiye 400 vekil isteyen, tarafsızlık yemini etmiş bir cumhurbaşkanı bir patinin seçim beyannamesini de okuyor, hatta düzeltme yapıyor. Sonra da 'muhalefet partileri de getirsin onlara da katkı veririm' diyor. Rahmetli Turgut Özal "Anayasayı bir kere delmekle birşey olmaz" diyordu. Yeni Türkiye'de ise, "Anayasayı bin kere delmekle bişi olmaz" dönemi yaşanıyor.
Hangisinin şaka olduğuna siz karar verin.
Burası Türkiye...
Şaka için 1 Nisan'ı beklemeye gerek yok.
Bize her gün 1 Nisan. Hükümetin 'paralel çete' adı altında Fetullah Gülen hareketine karşı açtığı savaşta da şaka gibi haberler, iddialar üretiliyor. Son haber Fetullah Gülen'in "Mason olduğu" haberi idi. Gülen Masonmuş ve Yahudi cemaatinde bavulla para alıyormuş! Türk halkı araştırmaz, sorup-soruşturmaz, tamam da "ne verirsek yerler" zorlamasının da bir sınırı olmalı.
***
Şakayı tadında bırakalım!