Ülkenin kurucu, ana muhalefet partisi iseniz her türlü tartışılabilirsiniz demektir. Hele ki varlık yokluk noktasına getirilen seçimlerde beklenen sonucu alamamışsanız, ülke sizin tariflediğiniz ‘karanlık’ senaryoyla yönetilmeye devam kararı almışsa, tartışılmaktan kurtulamazsınız. Ayrıca ülkenin kurucu partisi tartışmaya değer bulunmaz hale gelir, dikkate değer bulunmazsa o daha kötü.

Yalnız CHP’yi kamuoyunda tartışmayalım diyenler, tartışılmasından hoşnut olmayanlar daha çok CHP’nin bu noktaya gelmesinde az veya çok bugüne kadar katkısı olanlar ve en önemlisi tüm bu olumsuz şartlara rağmen ‘değişim’ olmasını istemeyen, aynı anlayışın devamını savunanlar. Ve de CHP’nin bu noktaya gelmesine katkı yapan ‘değişim ve dönüşüm’ serüvenine YENİ CHP’ye katkı sunan, olur verenlerdir.

Dünün ‘değişim ve dönüşüm’ cülerinin bir bölümü yeni ‘değişim’ ciler safına geçerken bir bölümü de ‘değişim’ diyenlere karşı çıkarak şimdi ‘değişim’ zamanı değil, aynen devam edelim derken…

Ülke yine ‘tarihi’ bir yerel seçim sürecine gittiği süreçte CHP’de kafalar oldukça karışık.

Bu kafa karışıklığının onlarcasından ikisine bakalım. CHP’nin önceki dönem iki milletvekilinde biri gazeteci Barış Yarkadaş, biride Prof. Dr. Hurşit Güneş.

Barış Yarkadaş gazeteci kimliğiyle her akşam TV’lerde CHP kulislerinden en önemli kulis bilgilerini aktarırken, ilçe kongre sonuçlarını bildiriyor, ‘değişim’ ciler kazanıyor diyenlere karşı çıkarak Kılıçdaroğlu’nun ezici üstünlük elde ettiğini iddia ediyor. ‘Değişim’ diyen Ekrem İmamoğlu’na herhangi bir AKP’liden daha çok eleştiriler yöneltiyor. Katıldığı TV programlarında AKP yanlısı katılımcıların İmamoğlu’na yönelik ağır eleştirilerine hiç tepki vermiyor.

Yarkadaş attığı bir twitte ‘’CHP delegeleri partinin enerjisini boşa harcatan ‘değişim’ tartışmasını kongre salonlarında bitiriyor.’’ Bugün netleşen tablo şöyle diyerek ‘’Manisa’nın en büyük ilçesi Yunusemre’de, Özgür Özel’in de katılarak konuşma yaptığı kongrede, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu destekleyen ve Özel’e karşı çıkan ekibin adayı Heval Şahin Turan 213 oy aldı ve yeni ilçe başkanı oldu. Bu sonuç, Özel açısından hayli manidar…’’ deyip diğer illerdeki ilçe sonuçlarını paylaşmış ve hepsinde Kılıçdaroğlu ‘ezici’ üstünlükle öndeymiş!

‘Değişim’ci İmamoğlu’nda sonra, genel başkan adayı olabilirim diyen ‘değişim’ci Özgür özel’in ilinde alınan sonuçlarda Özel için manidarmış! Yarkadaş İmaoğlu’ndan sonra, Özgür Özel’i de devre dışı bıraktı! Değişimciler oturun oturduğunuz yerde!

Barış Yarkadaş’ın aksine Hurşit Güneş ise kongrelerdeki gözlemlerinden farklı sonuçlar çıkarmış.

Hurşit Güneş, Seçim sonrası kamuoyunda, medyada ve CHP kongrelerinde gözlediğim en önemli gözlemler şunlar ‘’Seçmen tabanımızda çok ciddi bir hüsran duygusu ve tepki var. İlçe kongre sonuçlarıyla ilgili medyada yazılanlar büyük ölçüde yanlış. Örgütte büyük ölçüde bir kafa karışıklığı var. CHP’nin örgüt tabanında duygusal kopma yaşanıyor. Delegelerin bir kısmı kongrelere gelmiyor. Sağduyusu ile sorumlu davranıp CHP’yi içinde bulunduğu durumdan çıkarmak ve toparlamak için henüz ciddi inisiyatif gözlenmiyor. İşte bu son nokta çok önemli. CHP’nin kadim neferleri bu badireyi de atlatmak için sorumluluklarını üstleneceklerdir. Bu Atatürk’ün bize yüklediği bir görevdir! Şartlar ne olursa olsun, umutsuzluğa yer yok!’’ Tespitiyle önemli durumun vahametini ortaya koyuyor.

Ve aslında bu twitlerin altındaki yorumlar her şeyi tüm çarpıcılığıyla ortaya koyuyor. Zaten bugüne kadar sokağa, seçmene kulak verilse bu direnç olmaz, olumsuz sonuçlarda ısrar edilmez. Bunlardan biri de eski Bakan Bahattin Yücel’in ‘’CHP bu haliyle kendi sadık seçmenleri dahil oy verenlerin çok gerisinde kaldı. Yönetim ve onlara destek verenlerin ortak paydaları; zamanın her şeyi unutturacağı üzerine. Ve ne yazık ki, ülkede rejimin değiştiğinin farkında değiller.’’ Tespitinin neyine itiraz edilebilir ki…

Artık üzerinde herkesin uzlaştığı bir sonuç var o da seçmende ‘duygusal kopuş’ yaşandığı görüşü.  Etrafımızda internet üzerinden CHP’den istifa ettiğini, bir daha oy vermeyeceğini söyleyen kişiler o kadar çok ki! İktidarın seçimlerden sonraki acımasız ‘zam, çifte vergi, harç’ artışları ve piyasanın altüst oluşuna rağmen muhalefetin söylemlerinin kitlelerde karşılık bulmaması… kitlelerin çaresizliği…

Elbette çok önemli olan yerel seçimlerde bu umutsuz kitleler nasıl umuda sevk edilecek, sandığa gitmeye tekrar nasıl ikna edilecek, sırf ‘değişim’ dedi diye karşı çıkılanların aday olduğu yerel seçimlerde kazanması için ne denilecek!

CHP’nin halkın gündeminde olması, dikkatlerin CHP’ye yönelmesi, tartışılması elbette iyidir ama bu şekildeki ‘olumsuzluklarla’ değil. Esas CHP’yi tartıştırmayalım diyenlerin CHP’yi tartışılır noktalara getirmiş olmalarıdır esas sağlıksız olan.