“Kimseye hiçbir şey öğretemem, sadece onların düşünmelerini sağlayabilirim. Sokrates “
Eskiler; “Yarım hekim candan eder, yarım hoca dinden eder” derlerdi. Ben bu ifadeyi, “liyakatsiz ve basiretsiz yöneticiler insanı yurdundan bile ederler” dersem meramımı daha iyi dile getirmiş olurum herhalde. Bırakın tek kişi yönetimini düzen muhalefet partileri de halkımızı sosyal, ruhsal ve biyolojik olarak iyi edeceklerine, hastalıklarını daha da arttırdılar. Halk maalesef şu anda kendini iyileştirecek hekim yani iyi siyasetçi arıyor. Yazık ki bulamıyor. Olanlardan sadece halkımızı suçlamayı doğru bulmuyorum. Aydınların ve düzen partilerinin hiç mi suçu yok?
*
Gazeteleri ve medyayı izlerken en üzücü ifadelerden birisi de bu kaza denen aslında resmen göz göre göre olan Çorlu Tren Katliamında kızını kaybeden Zeliha Belgin’in çığlıkları olmuştu.
“Mahkeme Heyetinin duruşmadan çekilmesi üzerine kızını Çorlu Tren Kazasında kaybeden Zeliha Bilgin kararın ardından şöyle tepki göstermiş;
Onlar baş köşeye oturdular. Biz dayakla girdik içeri. Sanıklar gülüyor, çünkü devlet beni koruyor diyorlardı.”
*
Hekim arkadaşlarım devamlı olarak alanınla ilgili yazı veya hikaye yazmak daha kolayken ne gerek böyle netameli konulara giriyorsun? diye bana hep takılırlar. Bende Hipokrat yeminimizi anımsatır, “Hekimlik sadece hastayı muayene edip yada ameliyat ederek reçete vermek değil, onların sorunlarına da ayna tutmak gerekir, her hekim aynı zamanda bir öncüdür” diye onlara yanıt veririm. Onlar da hadi öyle olsun deyip ses çıkarmazlar.
*
8 Temmuz 2018 tarihinde Edirne’nin Uzunköprü noktasından kalkarak, İstanbul Halkalı’da bulunan Tren Garına doğru hareket eden tren, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde kaza yani bile bile KATLİAM yapmıştır. Bu katliamda 7’si çocuk 25 kişi yaşamını kaybederken, 328 kişinin de yaralandığını öğrendik. Bu olay tüm diğer dramlar gibi unutulmaya bırakıldı.
*
Bu iktidarın daha doğrusu Tek Adam Sisteminin “kaza, kader” söylemleriyle anımsayacağımız davaları arasında yer alan “Çorlu Tren Katliamında”, davanın ilk gününden bu zamana kadar geçen süreçte, yaşananlar kaza ya da kader olduğu konusunda şüphe uyandırmanın ötesine geçmiş, konuya uzak bir kişi bile bunun bilinçli bir katliam olduğunu düşünmüştür.
*
Kaza sonrasında İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Bekir Binboğa, İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Karaşahin, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden o dönem araştırma görevlisi olan Engin Bıçakçı, inşaat mühendisi Hakan Bozbulut ve serbest makine mühendisi Bedri Duman’ın “Çorlu Tren Katliamı Bilirkişi Raporunu” hazırlamıştır.
*
Haydarpaşa Demiryolu Bakım Servis Müdürlüğü, Bakım Servis Müdür Vekili Mümin Karasu’nun kazadan 10 gün önce, 29 Haziran 2018’de yazdığı Turne Raporunda; Aşırı yağışların beklendiğini ve gerekli önlemlerin alınmasını istediğini öğreniyoruz. Bilirkişi raporunda da kazanın aşırı yağışların sonucunda gerçekleştiği paylaşılmış.
*
Kazanın meydana gelme nedenleri arasında yağış, kontrolsüzlük, eski tip malzemeler ve yöntemler kullanılması zikredilmiş. Yıllık Genel Rapor’da; Balast Tutucu Duvar yapılması gerektiği belirtilmesine rağmen herhangi bir çalışmanın yapılmaması yer almıştır. Ayrıca makinistlerin verdikleri ifadede; 110 km hızla gittiklerini ve hız ihlalinin söz konusu olmadığını söylenmiş. Yolcu kapasitesinin 360 kişilik bir tren olduğu ve 342 biletin satıldığı, ancak 342’den fazla yolcunun olduğu da ayrıca öne sürülmüştür.
*
TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü sorumluluk alanında olan 24 bin 261 adet demiryolu menfezinin, muayenelerinin zamanında yapıldığını bakanlığa ait olan Strateji Geliştirme Başkanlığı’nın resmi raporunda yer verilmiş olduğunun altını çizelim.
*
Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker; Çorlu’da yaşanan kazaya dair TBMM’de verdiği soru önergesinde bilirkişi olarak atanan Prof.Dr. Bekir Binboğa ve Prof. Dr. Mustafa Karaşahin’in YHT hatlarının yapılması ve işletmeye alınması aşamasında TCDD genel müdürlüğüne verdiği danışmanlıklar için, İstanbul Üniversitesi ve Süleyman Demirel Üniversitesi’nin döner sermayeleri aracılığıyla 14 ayrı danışmanlık sözleşmesi için toplam 1 milyon 40 bin lira para aldığına yer vermiştir.
*
Davanın başladığı zaman diliminde demiryolu bakım müdürü Turgut Kurt, yol bakım onarım şefi Özkan Polat, onarım memuru Celalettin Çabuk ile köprüler şefi Çetin Yıldırım asli kusurlu olarak hâkim karşısına çıkmalarına rağmen bugün devam eden davada bu isimlerin tutuklu olmadığını öğreniyoruz.
*
13 Aralık 2018’de Ankara’da meydana gelen ve 8 kişinin ölümüyle sonuçlanan yüksek hızlı tren kazasıyla, Çorlu’daki tren kazasında genel müdür olan İsa Apaydın görevden alındıktan sonra sahibi olduğu Deha Yapı’yla ortaklı veya tek başına ihalelere girerek 1.6 milyon lirayı bulan ihaleler elde ettiğini vurgulayalım.
*
Bir hekim olarak yorum fazla yapmadan var olan katliamın bulgularını özetle size aktarmaya çalıştım. Umarım farkındalık oluşturabiliriz?
*
Gurbet ele yâr yollasak da, bilinen nedenlerle Kara Tren maalesef gelememiştir.
*
Bu konuda desteklerinden dolayı sevgili Aziz Muhammet Ulubaş’a buradan teşekkür ederim.
Sözlerimi Mustafa Özgül hocamızdan alınan, bölgem Malatya’dan güzel bir türkü ile bitireyim.
Kara Tren Gelmez M’ ola,
Düdüğünü Çalmaz M’ ola.
Gurbet Ele Yar Yolladım,
Mektubunu Salmaz M’ ola
Sevgilerimle…