Bu gün ülke kan gölü haline geldi. Ekonomi daraldı, iç ve dış politikaların hali ortada ama, Yapılan seçimlerden 2 aydan fazla zaman geçmesine rağmen bir türlü hükümet kurulamıyor. Türk milleti, seçimlerde istenilen sonuç alınamadığı için adeta oyalanıyor, 2,5 aydır yetkisi olmayan bir hükümet, bir başbakan ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Meclis başkanlığı seçiminden 41 gün geçti, 4 gün sonra hükümet kurma süresi bitiyor, neden başka bir parti liderine hükümet kurma yetkisi verilmiyor, saray entrikaları devam ediyor.
Cumhurbaşkanı çıkıp adam gibi biz koalisyon istemiyoruz, yapılan bu secimi kabul etmiyoruz. Sonuçlar istediğimiz gibi çıkmadı biz tek başımıza hükümet kuracak çoğunluğumuz yok demiyor. Küçük ihtimallerde olsa, başka partiler hükümet kurarsa bize hesap sorulmaya başlanır. İşler çorap söküğü gibi çözülmeye başlar. Başka bir parti ile hükümetin kurulması demek,
-Yeni bir hükümetin kurulması, iktidarı paylaşmak demek
-Yapılacak seçimlerde, adaletsiz propaganda yamama demek
-Bütçeden seçimlerde para harcamama demek
-Algı yönetimini kullanamama demek
-Havuz medyası ile iş birliği yapamama demek
-Bakanlıklarda olup bitenin ortaya çıkması demek
-Eski defterlerin açılması, hesap sorulması demek
-Cumhurbaşkanının kendi alanına çekilmesi demek
-Diğer partilerin de bu ülkeyi yönetebileceği demek
-Kendilerinin vaz geçilmez olmadığını halkın bilmesi demek
Türkiye’de kutuplaşma, ekonomik kırılganlık, Demokraside daralma, içine düştüğümüz savaş ortamının çözülmesinin tek ilacı geniş tabanlı bir hükümeti kurulması idi ama Türkiye bu şansı maalesef bu gün için kaçırdı. Bu kinin, nefretin anlamını bu halk bir gün soracaktır. Bu gün Türkiye’de yapılacak erken seçim ülkeye yapılabilecek en büyük bir kötülük olacaktır.