Türkiye genel anlamda yüksek rakımlı bir ülkedir; ve ortalama yüksekliği 1100 metreden fazladır. Ülkemizin 500 metre yükseklik ile; 0 metre yükseklik arasındaki kalan bölge alanları; ortalama Ülkemizin % 17,5 u kadar iken; 1000 metreden daha yüksek alanların; Ülkemiz yüzölçümünün % 55 inden fazlasını meydana getirir. Bu durum Türkiye’nin iklim koşullarına önemli etkiler yapacağı ortadadır.
Türkiye genelinde 1 ekim 2022 ile; 3 ocak 2023 tarihleri arasında yağışlar uzun yıllar verilerine göre % 46; geçen yıla göre (2021 ) % 31 e düştü. Şiddetli kuraklık devam ediyor. Türkiye’nin en yağışlı bölgesi Karadeniz’de de yağış geçen yıla (2021 ) göre % 17,6 azaldı. İstanbul’da yağışların % 51,8 e; Ankara’da yağışların normale göre % 36,4 e düştü. ( Bilgiler Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alındı. ) Marmara havzasında yağışlar % 50,5 azaldı.
İstanbul’un su ihtiyacının sağlandığı 10 barajın doluluk oranı % 32,42 ye düştü. Su seviyesi’nin % 18,61 e gerilediği Alibey Barajı’nın bazı alanları kurudu; ve çatladı. Barajlardaki su seviyesi son yılların en düşük seviyesine geliyor. Bunda en büyük etken yağışların son derece az olması ve yaşanan kuraklık nedeni ile; eğer yoğun yağışlar gelmezse; susuzluk nedeni ile; zor zamanların oluşacağı bir gerçektir. Ancak yoğun yağışlar çok kısa sürede gelecektir. İstanbul’a su sağlıyan 10 baraj; Ömerli, Darlık, Elmalı, Terkos, Alibey, Büyükçekmece, Sazlıdere, İstrancalar, Kazandere, Babuçludere’dir.
İstanbul’un nüfusu arttıkça su sorunu da devamlı büyüyecektir. Esas mesele İstanbul’un nüfusunu en azından artırmamaktır. Türkiye genelinde altyapıların istenen düzeye gelmesi; gelişmişlik düzeyi yeterli olmıyan iller ve bölgelere yurtiçi ihtiyaçlara ve ihracaata dönük sanayiilere, tarımsal üretimlere, turizm altyapılarına teşvikler getirerek; ve tüm yerel, genel altyapıların en iyi seviyeye gelecek şekilde süratle geliştirilmesi; büyük metrepollere göçü önliyecektir. Altyapıların çok iyi seviyeye gelmesi; geçinme ve iş bulamama zorluklarının ortadan kalkması oluştuğunda; herkes bulunduğu coğrafyada; sorunsuzda olduğu zaman; yaşamına devam edecektir. Ülkemiz genelinde her ilçede, her ilde göç nedeni ile; yerleşim boşluğu oluşmayacaktır. Her alan ve bölge üstün altyapısı ile; sevilen ve toplumsal ihtiyaçlara her haliyle cevap verir hale gelecektir.