DÜNDEN DEVAM
Üstün özellikleri var mı? Var tabi diğer arabalara ve tabi ki insanlara. Porshe fabrikasını büyütme gereği duyuyor  ama yönetim kurulu eski binayı yıkmadan gelişmeyi hedefliyor. Yönetim Kurulu Başkanı insanlar kızmayınca değişiklik yapılamadığını belirterek bu fabrikayı büyütme kararı aldıklarını söylüyor. Bu dünya çapında bir iş adamı. Bizde bu mantalite nerede bırakın politikacıları iş adamlarında dahi yok. Eskiyi korumak mı, asla beklemeyin.Yerle yeknesak ederler eski  binalarını. Bunları anlatmada ki bir başka amacım var tabi.
Başbakan'a bir hatırlatma... ODTÜ'de Türkiye'nin marka otomobili yapıldı. Basına gösterildi. Araba Porche'n gösterişli ve sağlam.Özel Alimunyum  kasa,çelikten bile dayanıklı ve sağlam. Ama herkes,başta da başbakan olmak üzere herkes, bu ülke de öyle anlaşılıyor ki kayıtsız şartsız teslimiyet,biat istiyor. Başbakan'ın bu üniversite ile ilgili değerlendirmesi ise kuvvetler ayrılığı ile yaptığı bütün yanlış anlaşıldım açıklamalarını ortadan kaldırıyor. 
Başbakan işkence gördüğünü söylüyor. Bu işkence söylencesi, öncelikle işkence ile ilgili davalar açılmasıyla birlikte hazırlanmış gibi bazı kilşilerce kolayca söylenir oldu. Bu ülke de yakılanlar oldu, kadın ve erkeği ile, üzerlerine kurşun sıkılanlar, emniyetten atılanlar, kayıplar oldu. Bunların hemen hepsi sol görüşlüydü, yani düşünen beyinler. Düşünmeyen beyinler ise başka şey söylemek gerek ama söylemeyeceğim, kendilerinede işkence yapıldığını söyleme kolaylığına saptılar. Ben dahi bu zulüm, katliamda ağır hasar görenşer, ölenler olduğu Türkiye'de sakınarak işkenceyi dilime alıyorum. Zulüm duvarlarında seninde adın varsa  dava aç kardeşim. Yoksa misafir olmayı, pasta çay börek yemeyi işkence mi sayıyor bazıları.
Ben o zaman darbe koşullarında bile dava açtım. Davanın düşeceğini biliyordum, hemde raporuma rağmen. Öyle iki tokat,bir okşamaya işkence demeleri var ya gülesim geliyor. Bunlara 12 Eylül'de ve öncesinde tanık oldum. Tabi ki dağa çıkmazsınız. Niye çıkacaksınız? Herşeyi önüne altın tepside sunsalar çıkmazsın. Herhalde işkenceciler bile başbakanın sözlerine gülmüşlerdir. Bana 12 Eylül yargılaması öncesi savcılar haber göndermiş gelsin tekrar emniyete işkence ile ilgili uğradığı sıkıntıları anlatsın.  Bunlar adamla dalga geçiyorlar. Dosya orada,şikayetim orada, rapor orada. Çağır mahkemeye gelip anlatayım.Başbakan'da açsın davasını... Görelim bakalım.
Bazıları Üniversite bitirir, "Göktürk" yapar, emsalsiz çağın ilerisinde otomobil yapar. Bazıları da üniversite de okuduğunu sanır yada hiç okumaz, okuduğunu sandırır. İster Allah deyin ister doğa, her insanın hatta her canlının bu dünya da bir görevi,  misyonu, işlevi, fonksiyonu vardır. Sol düşünür, bulur, yaratır, bazıları da bunları kendine sayar, kendinin mahareti sanar. Bu ülke de halkın çıkarı ve geleceği için kim ne iyi yapmışsa düşünenler, başta Atatürk olmak üzere düşüncelerini yanlış giden birşey olunca eyleme geçirenler , genelikle de sol düşüncede olanlardır. Bazılarını toz kondurmadığı "Muhteşem Süleyman" devri sözüyle "böyle biline...

DÜNDEN DEVAM

 Üstün özellikleri var mı? Var tabi diğer arabalara ve tabi ki insanlara. Porshe fabrikasını büyütme gereği duyuyor  ama yönetim kurulu eski binayı yıkmadan gelişmeyi hedefliyor. Yönetim Kurulu Başkanı insanlar kızmayınca değişiklik yapılamadığını belirterek bu fabrikayı büyütme kararı aldıklarını söylüyor. Bu dünya çapında bir iş adamı. Bizde bu mantalite nerede bırakın politikacıları iş adamlarında dahi yok. Eskiyi korumak mı, asla beklemeyin.Yerle yeknesak ederler eski  binalarını. Bunları anlatmada ki bir başka amacım var tabi. Başbakan'a bir hatırlatma... ODTÜ'de Türkiye'nin marka otomobili yapıldı. Basına gösterildi. Araba Porche'n gösterişli ve sağlam.Özel Alimunyum  kasa,çelikten bile dayanıklı ve sağlam. Ama herkes,başta da başbakan olmak üzere herkes, bu ülke de öyle anlaşılıyor ki kayıtsız şartsız teslimiyet,biat istiyor. Başbakan'ın bu üniversite ile ilgili değerlendirmesi ise kuvvetler ayrılığı ile yaptığı bütün yanlış anlaşıldım açıklamalarını ortadan kaldırıyor.  Başbakan işkence gördüğünü söylüyor. Bu işkence söylencesi, öncelikle işkence ile ilgili davalar açılmasıyla birlikte hazırlanmış gibi bazı kilşilerce kolayca söylenir oldu. Bu ülke de yakılanlar oldu, kadın ve erkeği ile, üzerlerine kurşun sıkılanlar, emniyetten atılanlar, kayıplar oldu. Bunların hemen hepsi sol görüşlüydü, yani düşünen beyinler. Düşünmeyen beyinler ise başka şey söylemek gerek ama söylemeyeceğim, kendilerinede işkence yapıldığını söyleme kolaylığına saptılar. Ben dahi bu zulüm, katliamda ağır hasar görenşer, ölenler olduğu Türkiye'de sakınarak işkenceyi dilime alıyorum.

Zulüm duvarlarında seninde adın varsa  dava aç kardeşim. Yoksa misafir olmayı, pasta çay börek yemeyi işkence mi sayıyor bazıları. Ben o zaman darbe koşullarında bile dava açtım. Davanın düşeceğini biliyordum, hemde raporuma rağmen. Öyle iki tokat,bir okşamaya işkence demeleri var ya gülesim geliyor. Bunlara 12 Eylül'de ve öncesinde tanık oldum. Tabi ki dağa çıkmazsınız. Niye çıkacaksınız?

Herşeyi önüne altın tepside sunsalar çıkmazsın. Herhalde işkenceciler bile başbakanın sözlerine gülmüşlerdir. Bana 12 Eylül yargılaması öncesi savcılar haber göndermiş gelsin tekrar emniyete işkence ile ilgili uğradığı sıkıntıları anlatsın.  Bunlar adamla dalga geçiyorlar. Dosya orada,şikayetim orada, rapor orada.

Çağır mahkemeye gelip anlatayım.Başbakan'da açsın davasını... Görelim bakalım.

Bazıları Üniversite bitirir, "Göktürk" yapar, emsalsiz çağın ilerisinde otomobil yapar. Bazıları da üniversite de okuduğunu sanır yada hiç okumaz, okuduğunu sandırır. İster Allah deyin ister doğa, her insanın hatta her canlının bu dünya da bir görevi,  misyonu, işlevi, fonksiyonu vardır. Sol düşünür, bulur, yaratır, bazıları da bunları kendine sayar, kendinin mahareti sanar. Bu ülke de halkın çıkarı ve geleceği için kim ne iyi yapmışsa düşünenler, başta Atatürk olmak üzere düşüncelerini yanlış giden birşey olunca eyleme geçirenler , genelikle de sol düşüncede olanlardır. Bazılarını toz kondurmadığı "Muhteşem Süleyman" devri sözüyle "böyle biline...