Avrupa Birliği Anayasası madde II-17’ye göre:
“1. Herkes, yasal olarak edindiği varlıklarına sahip olma, bunları kullanma, elden çıkarma ve miras olarak bırakma hakkına sahiptir. Kamu yararına olması ve yasa gereğince kayıpları için zamanında adil bir tazminat ödenen durumlar ve koşullar altında olması dışında hiç kimse, varlıklarından mahrum bırakılamaz. Mülkün kullanımı, genel çıkar açısından gerekli olduğu ölçüde yasalarca düzenlenebilir.
2. Fikri Mülkiyet Hakkı korunacaktır.
Mülkiyet hakkının temel bir insan hakkı olmasından bahisle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf olan devletlerin de anayasasında korunduğu görülmektedir. Ancak bu temel insan hakkı gelişen ve geliştirilen düzenle birlikte uyum sağlama çatısı altında değişim gösterebilmektedir.
AİHM mülkiyet kabul edilebilecek hususları çok geniş tutmuştur. Bu geniş anlam ulusal hukukta mülkiyet hakkı olarak kabul görmeyen malvarlıkları bakımından, Sözleşmeden kaynaklı korumanın varlığını engelleyebilir. Şöyle ki, AİHS’nin iç hukuktan bağımsız oluşu, aynı hakka iç hukukta sahip olunmadığı hallere sebebiyet verebilir. Böyle durumlarda, sözleşmenin korumasından söz edilemez. AİHSEP 1. maddenin Mülkiyet Hakkı üzerinde oluşturduğu koruma, koruna hakkın iç hukukta da mevcut olması halini şart koşmaktadır.
Mahkemenin mülkiyet kavramına geniş bir pencereden bakmasının altında yatan bir diğer önemli sebepse, toplumun ihtiyaçları ve günün değişen koşullarına uyum sağlamaktır.
Unutmamak gerekir ki; hukukun temeli insandır. Bu sebeple, hukuk insani gelişimleri de öngörür ve düzenlemelerin uyumlu hale getirilmesini kabul eder. Çünkü hukuki düzenlemenin korunmasında yarar gördüğü temel aynıdır, değişmez. Ancak; izah edildiği üzere hukuki düzenlemede yer alan kavram, insani gelişim doğrultusunda genişletilebilir, geliştirilebilir. Bu prensip kapsamında mülkiyet kavramı ‘malvarlığına dâhil sayılan soyut ekonomik değerler’ gibi malvarlıklarını da kabul ederek geniş yorumlamak gerekir. AİHSEP’nin 1. Maddesiyle güvence altına alınan hak sadece mülkiyet hakkı olmayıp, malvarlığının aktifinde yer alan bütün haklardır.