Bu haftaki yazımız da tatsız tuzsuz bir yazıdır. Sevmediğim bir yazıdır. Burulduğum bir yazıdır. Uzmanı olmadığım konularda zoraki yazılmış bir yazıdır. Ama diyeceksiniz ki o zaman neden yazıyorsunuz. Bir geminin içindekileri en çok ilgilendiren konu gemi kaptanının ehliyetli biri olup olmamasıdır. Kaptan ehliyet sahibi biri değilse gemiyi karaya oturtur. Onun için gemi ile seyahat edenlerin gemiyi yöneten kaptanın iyi bir kaptan olup olmadığı içindeki yolcuları çok yakından ilgilendirir. Bir ülkenin nasıl bir ülke olduğuna o ülkedeki yazarların durumuna bakarak karar verilebilir. Yazarlar rahat ise yazdıklarından ötürü ceza evinde değillerse işler iyi gidiyor demektir. En ileri ülkelerde bile zaman zaman yazarlar devlet büyüklerine gammazlanır. Böyle bir gammazlama hikâyesi anlatarak yazıma devam ediyorum.
General De Gaulle’nin de katıldığı yüksek bir devlet resepsiyonunda gammazlar De Gaulle’ye yanaşırlar. Biri der ki: Sayın De Gaulle salonun başında Sartre sizi yerden yere vuruyor. Haddini aşıyor. Oysa siz Fransa’nın ta kendisisiniz.
De Gaulle cevap veriyor. O beni yerden yere vurabilir çünkü o da Fransa’nın ta kendisidir.
Fransa onun için Fransa’dır. Biz de Atatürk günlerinde o yola girmiştik.
Atatürk şöyle diyordu. “Fikir hürriyetinden doğan mahzurların önlenmesi yine fikir hürriyetidir.”
Şimdi gelelim ağzımızdaki baklayı çıkarmaya. ''devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek'', ''devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak'' ve ''silahlı örgüte üye olmamakla birlikte bilerek veya isteyerek yardım etmek'' suçlarından tutuklanan Can Dündar ve Erdem Gül’ün durumlarına;
''Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek'', suçunun oluşması için belgelerin temin edildiği bir devlet görevlisi veya çalındığı bir mahal olmalıdır.''
Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak'' Bu suçun da oluşabilmesi için de böyle bir belgenin devlet görevlisinden elde edilmiş veya bir yerden çalınmış olmalıdır.
''silahlı örgüte üye olmamakla birlikte bilerek veya isteyerek yardım etmek'' suçlamasına ise gülüp geçmek gerekir.
Tutuklananlar Can Dündar+Erdem Gül’dür. Perki bu haberi veren devlet görelisi kimdir. Çalınan yer neresidir. Belli değildir.
Rusya Savaş Uçağının Düşürülmesi Nedir?
Gelelim Rus Uçağının düşürülmesine. Rus Uçağının düşürülmesi ne angajman kulalarına ne güvenlik gerekçelerine ne de Anayasamıza uygundur. Suriye politikamız Anayasamıza aykırıdır. Bilime aykırıdır. Normal akıl sürecine aykırıdır. Bir kaç aykırılık birleşince iş komşunun uçağını düşürmeye varmıştır. Bir hükümetin beceriksizliğinin ölçüsü nedir? Ne zaman bir hükümet beceriksiz ilan edilir. Türkiye’de 14 Mayıs 1950 den sonra böyle bir ölçü kalmamıştır.
AKP hükümetinin gidişi hiç iyi değildir. Parlamenter sistemde TBMM ne karşı hükümet sorumludur. Sorumlu hükümete rağmen yürütmeye, yasamaya ve yargıya( kazaya) müdahale etmek işleri karıştırmak hiç hayra alamet şeyler değildir. Dost acı söyler.
NOT: Hükümetimiz ve programı haftaya kaldı