Sık kullanılır oldu ya, BU VESİLE İLE biz de dönüp gazetelerimize baktık.
Sonra şöyle düşündük; acaba yerel basın iyi olursa mı destek görür, yoksa Ordulular (okuyucu) desteklerse mi gazetelere iyileşme gelir?
Tam bir TAVUK MU YUMURTA MI, çıkmazı.
***
Dünya Gazetesinin duayen yazarlarından ekonomist Rüştü Bozkurt’un toplantılarda MOTTO olarak kullandığı bir anlatımı vardır. Der ki “Birini, karşındakini, ötekini suçlarken bir parmağının ileri doğru onu gösterirken diğer üç parmak size dönüktür. Bir parmanınız suç ya da kusuru karşınızdakine yüklerken diğer üç parmak sizi işaret eder. Yukarı kalkan başparmak ise kafanı ‘kaldır aynaya bak’, der.” Türkçesi “kabahatin büyüğü sende be kardeşim” demektir.
***
Ordu’da yerel basın çok güçlü modunda biraz şişirilmiş bir ifade vardır.
Okurlardan gelen en somut eleştiri şudur: “Birini eline al şöyle bir karıştır, diğer 10 tanesini görmene gerek yok.” Genel teşhis bu. Biz de bu camianın mensupları olarak aynısın düşünüyoruz, ama fark yaratacak bir eylemin içinde olamıyoruz. Mevcut durumu kabul etmek, yeni bir sayfa açmaktan daha kolay geliyor.
***
· İyi, özgün ve özel haberiz var mı?
· Estetik kaygımız var mı?
· Konu tasnifi ve düzeni var mı?
· Doğru Türkçe var mı?
· İyi görsel kullanıyor muyuz?
· Baskımız temiz mi, kaliteli mi?
****
Çalakalem hazırlanıp, basılan bu gazetelerin okur gözünde itibarı var mı?
Yok. Ordu’da yerel basın mevkute bazında, sayısal olarak çok güçlü.
Evet… çok sayıda GASTECİ de var. En azından beyan öyle.
Çalışanların toplamı kadar da gasetelere “bu işte ekmek yokmuş” diyen ayrılanlar da var.
(Belki de gerçek gazeteciler onların arasındadır.)
***
Ordu 19 Eylül Gazeteciler Cemiyetinin özendirme yarışmasında “güncel yazı” dalında ödüle layık görülmüşüm. Takdir ve taltif edenlere teşekkürler.
Ayrıca ödüle layık görülen ya da görülmeyen tüm mesai arkadaşlarımıza iyi mesailer…
