Türkiye Cumhuriyeti'nin en uzun ve güvenlik açısından en sorunlu kara sınırı Suriye sınırıdır. Tam 911 kilometre uzunluğundadır ve arkasında bin bir çeşit terör örgütü cirit atmaktadır.

Bu sınıra döşenmiş kara mayınları 5 yıl kadar önce temizlenmeye kalkışılmıştı. Güya 'barış geliyordu da, mayından temizlenecek arazilerde organik tarım yapılacaktı da' filan....  

Sonra.. Mayınlı alanda "toprak kullanım karşılığı ihale"den vazgeçildi.

Firmalardan yeni teklifler alındı, 600 bin mayının temizliği için milyarlık bütçe ayrıldı.

Mayın temizleme işini "rant kapısı" olarak görenler arasında rekabet başlamıştı.

O sıra İsrailli bir firmaya verilecek dedikodusu çıktı. İşe talip olanlardan birisi de Ostim Organize Sanayi Bölgesi (OSTİM) olmuş; hatta yetersiz bir elektronik firması tarafından ucube bir "mayın temizleme robotu" şişirilip durmuştu.

O zaman Başbakan olan R.Tayyip Erdoğan, "Bu mayını Ostim'deki sanayiciler temizleyebilir" diye de bir ifade kullanmış, o sözün üzerine epey bir senaryo geliştirilmişti.

Zamanın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de Ostim'e gelmiş, KOBİ'lere "hadi kaplanlar, siz yapın bu işi" diye gaz vermişti.

Sonra hepsi fos çıktı!

 

***

Geldik bugüne...

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK); IŞİD, PYD ve diğer terör örgütlerinin sınırın Suriye kesiminde etkinliklerini artırmasının Türkiye için ulusal bir tehdit oluşturması ve yabancı savaşçıların geçişlerini engellemek için maliyeti 4 milyar lira olarak hesaplanan yeni bir sınır güvenliği projesi hazırladı. Suriye Sınırı Fiziki Güvenlik Sistemi projesinin ana unsurlarını; sınıra beton duvar, gözetleme kulesi, asfalt devriye yolu, güçlendirilmiş kafes tel engeli, aydınlatma sistemleri, etkin hudut birlikleri, balon ve İHA’lar ile havadan mobil zırhlı araçlar ile de karadan gözetleme oluşturuyor.

Yani çok iş var!

 

***

-Barış gelecekti gelmedi.

-PKK silah bırakacaktı bırakmadı.

-Mayınlar temizlenecekti temizlenmedi.

-Komşularla sorunlar sıfırlanacaktı sıfırlanmadı.

 

Eski MİT Müsteşarı Cevat Öneş bir televizyon programında, "Dünyada sınırlar kalkarken, Avrupa'da herkes her ülkeye elini kolunu sallayıp girerken bizim Suriye sınırına duvar inşaat etmemiz doğru değil" diyor. İyi söylüyor da biz İsviçre, Norveç, Danimarka ve Belçika gibi ülkelerle komşu değiliz ki. O yüzden, "sınırsız ve sınıfsız" bir  dünya için daha çok bekleyeceğiz. 

 

***

Bu arada Entegre Sınır Güvenlik Sistemi (ESGS) projesi yüzünden Karadeniz'i boydan boya geçeceği söylenen ve Karadenizlilerin tepkisin çeken ucube "Yeşil Yol" projesi de rafa kalkmış olur, diye umut ediyoruz.  Müteahhitler Karadeniz'i 600 kilometre yol yapma işini bıraksınlar da, sınıra gidip 911 kilometrelik yeni "Çin Seddi" ni inşa etsinler.

 

Parası ne ise alırlar artık!