Bir siyasal toplumda "para basma hakkı" kime tanınmış ise en güçlü kurum odur.
Batı Toplumlarında "para basma hakkı" bankerlere bırakıldı. Zannediliyordu ki, bankerler ellerindeki altın miktarına oranlı olarak para basıyordu. Bankerler ise ellerindeki altından daha çok para bastılar. Zira, altın karşılığı verilen banknotların çok nadiren geri döndüğü farkedilmişti. Bu sır onları ekonomide egemen yapmaya yetti.
İngiliz Bankerler Sterlin basıyor ve bastıkları paraları İngiliz Hükumetine faiz karşılığı kredi olarak veriyordu. Hükumetler ise en çok krediyi savaş zamanlarında kullanmak zorunda kalıyordu. Bankerler savaşan tarafları finanse etmeye başladılar. İlk uygulama Waterloo savaşı ile başladı.
İngiliz bankerler savaşın destekçisiydi. Medya kullanılıyor. Halk yığınları harekete geçiriliyordu. Diğer taraftan Ingiliz bankerler Fransız Napolyon'a kredi veriyordu. Savaş bittiği zaman hem İngiliz Hükumeti, hem de Fransız Devleti bankerlere büyük oranda borçlanmıştı. Waterloo savaşının gerçek galibi Bankerler olmuştur.
1865 Amerikan iç savaşının gerçek nedeni de bankerlerdi. Amerikan Başkanı Linkoln ilk defa Amerikan dolarını kendi basmıştı. Güneyi finanse eden bankerler Amerika'da 300 bin insanın ölümüne neden oldular. Savaş sonunda Başkan Linkoln suikaste uğradı ve bankerler Amerikan doları basma hakkını tekrar geri aldılar.
Birinci dünya savaşında bankerler Alman ve İngiliz Hükumetlerine borç veriyor ve savaşı teşvik ediyorlardı. Milyonlarca insanın ölümüne neden oldular. Savaşın galibi yine onlardı. Zira savaşan devletlerin hepsinden müthiş alacaklı oldular. Osmanlı Devleti yıkıldı. Fakat bankerlerin alacakları yerine kurulan devletler arasında pay edildi. En büyük borç Türkiye Cumhuriyetine kaldı. Türkiye ot yeme pahasına Osmanlıdan kalan borçları 1954 yılında bitirebildi.
1935 yılında Amerikan Başkanı Roswelt "bankerler Almanyayı finanse ediyor, yeni bir savaş çıkaracaklar " mealinde söylem ile İngilizleri uyarıyordu. Ancak İngiliz Hükumeti bu sese kulak vermiyordu. Ikinci dünya savaşında 20 milyon insan öldü. Kazananlar bankerler oldu.
O kadar güçlendiler ki daha savaş bitmeden 1944 yılında Doları uluslar arası para olarak dünyaya kabul ettirdiler. Zira dolar basma hakkı bankerlere aitti. Bankerler dolar basmaya devam ediyor ve egemenliklerini dünya çapında sürdürüyor.