Pandemi neticesinde yaşamın her alanının etkilenmiş olmasıyla hukuk alanında da birtakım yenilikler gözlemlenmekte ve beklenmektedir. Bu kapsamda ilk evrede Hakimler ve Savcılar Kurulu kararıyla tutuklu ve acil işler ile zaman aşımı davaları dışındaki tüm duruşma, müzakere ve keşifler 15 Haziran 2020’ye kadar durdurulması yoluna gidilmişse de pandeminin etkisinin ne kadar süreceğinin belirsizliği ile ilerleyen süreçte alternatif yollar geliştirilmesi de beklenmektedir. Bunlardan başta Sanal Duruşma uygulamasının başlatılması öncelik arz etmektedir. Bugün için belirli bazı mahkemelerde geçerli olmak üzere kısmi de olsa uygulamasına geçilmiştir. Adliyelerdeki dosya yükü, yargılamadaki ağır ve hantal yapı birlikte değerlendirildiğinde önlenebilecek iş yükü ve verimli kullanılabilecek zaman kazanımıyla sanal duruşmaların yargıdaki ciddi bir soruna el atacağı aşikardır. Birtakım güvenlik ve teknik altyapının kurulması ve sağlanmasıyla bu yolun önünün açılması ülkemizin yargıdaki kanayan yarasına önemli bir katkı sunacaktır. Bu yönüyle dijital dönüşümün hukuk alanındaki gelişmeleri pandeminin tetiklediği en olumlu neticelerinden biri olmaya adaydır.