CİMER (Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi), yurttaşların talep, ihbar ve şikayetlerini doğrudan cumhurbaşkanlığına iletebilmesi amacıyla 2015 yılında kurulan bir web servisidir. Bu portalle Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşları 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve 3701 sayılı Dilekçe hakkı kapsamındaki haklarını kullanabilmektedir. 9 Temmuz 2018 tarihinden itibaren BİMER hizmeti ile birleştirilmiştir. CİMER ile ilgili Vikipedi deki bilgilendirme bu şekilde açıklanmış.

Doğrudan cumhurbaşkanlığına bağlı olan CİMER hakkında kamuoyunda pozitif bir düşünce hakim. CİMER’e yapılan talep, ihbar ve şikayetler ilgili Bakanlık birimleri tarafından kısa sürede olumlu-olumsuz mutlaka dönüş yapıldığı yönündedir.

Hakkında bu kadar çok konuşulan CİMER’e bizde ilk defa bir talep ilettik. 1 Ağustos 2023 tarihinde Bizim TV İnternet sitesinde ‘Edremit-Burhaniye Körfezinden yükselen talepler’ başlığıyla yayımlanan yazımızın bir bölümünü ‘şikayet olarak’ CİMER’e ilettik. İletilen 2305263903 sayılı başvurumuza kısa sayılabilecek sürede 13 Ağustos 2023 tarihinde cevap geldi. Evet bu kadar kısa sürede cevap verilmesi iyi ve sevindirici bir durum, devletimizin ilgilileri görevlerinin başında denilebilir!

Gel gelelim gelen cevabın içeriğine baktığımızda hiçte iç açıcı bir durum olmadığı gibi yapılmak istenen işin ciddiye alınmadığı sonucuna varıyoruz. Başvurumuza ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANLIĞI, BAKAN YARDIMCILIĞI (SN. OSMAN POYRAZ), ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANLIĞI lV: BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ tarafından cevaplanmıştır bilgisi veriliyor.

Gelen cevapta ilgili kurum yetkililerinin konuyu yeterince incelemediğini görüyoruz. Öncelikle bölge yanlış tanımlanıyor; esasa gelmeden usulde büyük hat yapılıyor. Yani 2010 yılından bugüne kurumlar arası yazışmalardan hala çözülememiş olan, kendilerine iletilen sorun Balıkesir ili Burhaniye İlçesi Haberkent Sahili iken. Gelen cevapta Balıkesir ili, Ayvalık ilçesi Altınova sahilinde talep ettiğimiz sorunla ilgili 2021 yılında Balıkesir Büyükşehir Belediyesinin Ayvalık ilçesi Altınova sahilinde, Madra Çayı ağzında yapılan çalışmalar anlatılmaktadır. Yine o bölgede de var olan kıyı erozyon sorunu ile ilgili yapılacaklar sıralanmış, 2023 Yılı Yatırım Programı kapsamında ödenek talep edilmiştir dedikten sonra. Ödeneğin tahsisi halinde bahse konu kum besleme faaliyeti yapılabileceği belirtilmiş.

Oysa bizim yazımız ilettiğimiz talep son günlerde özellikle Balıkesir-Körfez kamuoyunda güncel hale gelen ‘deniz kirliliği ve kıyı erozyonu’ sorunuydu.

Ve yine Haberkent sahilinde 2010 yılından beri yaşanmakta olan kıyı erozyon sorunu ile ilgili iki adet mahmuz talebine bir türlü ödenek tahsisi sağlanamamasıydı. 13 yıl gibi uzun yıllar ödenek ayrılamayan iki adet mahmuzun maliyeti karşılanamayacak kadar yüksek olup olmadığını sormuştuk.

Evet kamuoyu tarafından olumlanan CİMER kendisine iletilen konulara sanıldığı kadar ciddi yaklaşmıyormuş! Esasa bakmadan cevap verilmiş olmak için cevap verilmiş!

KÖRFEZ-VATANDAŞ SAHİPSİZ Mİ?

Yaz süresince tüm körfez sakinleri deniz kirliğinden, arıtmaların yetersizliğinden, var olanların çalışmamasından ve derin deşarj olmamasından şikayetçi ama burada da muhataplık sorunu var!

Edremit Çevre Derneği chang.org’da kampanya başlattı. Başlatılan imza kampanyasıyla binlerce imza toplandı. Dernek Başkanı Kubilay Saygın Öztürk, ‘’bu iş Büyükşehir’in boyunu aştı, Çevre Bakanı’ndan çözüm istiyoruz’’ diyor.

Çevrecileri harekete geçiren Edremit Körfezi’ndeki deniz ve dere kirliliği sonucu Orjan Tatil Sitesi sahilinde toplanan çevreciler, kirliliğe tepki göstererek denize girenlerin kirlilik sebebiyle hastalandığını belirttiler.

Bütün bu feryatlara, Balıkesir İl Çevre Müdür Yardımcısı Gökhan Öktem, yörede denetimlerin devam ettiğini belirterek ‘’Yöredeki arıtma tesisler yetersiz kalmaktadır. Edremit Körfez’inde yaz aylarında nüfus çok artmaktadır. Bunun için tesisler yetersiz kalıyor. Denetimlerimiz devam ediyor. Çevreyi kirletenlere cezalar uygulanmaktadır. Uygunsuz arıtma tesislerine ceza yazıyoruz’’ diyor.

Vatandaş diyor ki; ileri arıtma istiyoruz, kanalizasyon olmayan yerlere kanalizasyon yapılsın, denizleri ve dereleri kirletenlere caydırıcı cezalar yazılsın ama biz muhatap bulamıyoruz.

İlgililer ne diyor? Yazın nüfus artıyor, tesisler yetersiz, denetimlerle ceza yazıyoruz… Kurumlar arası yazışmalar, ödeneksizlik, büyükşehir ile ilçe belediyeler arası siyasi çekişmeler.

Sonuç vatandaş kirlikle baş başa kalmış, önündeki denize giremiyor, girse hasta oluyor; yazlığı var, sözde tatil yapıyor!