Suriye odaklı evrensel terör, Antalya’da yapılan G20 zirvesinin de en önemli konusuydu.
Beş yıldır devam eden Suriye savaşı yıkım, kaos, kan, gözyaşı ve milyonlarca mülteci yaratmakla kalmadı, aynı zamanda Dünya’nın en büyük ve acımasız bir terör örgütünün de doğmasına yol açtı. Irak-Şam İslam Devleti, IŞİD denilen ve adı İslam’la özdeşleştirilen bu örgütün yapmış olduğu eylemler sadece Suriye ve Irak ile sınırlı değil, AB başta olmak üzere tüm dünyayı tehdit ediyor. Hatırlayalım, daha kısa bir süre öncesi, Suruç ilçesinde 32 kişi öldü, 103 kişi yaralandı, Ankara’da Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör saldırısı yaşandı. Bu saldırıda 102 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 250 kişi yaralandı. G20 zirvesi öncesi Fransa’nın başkenti Paris IŞİD militanları tarafından kana bulandı, eş zamanlı olarak gerçekleştirilen altı ayrı saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısı 129 ve birçoğu ağır yaralı olmakla birlikte 352 kişinin yaralandığı açıklandı. Avrupa’nın göbeğinde yaşanan bu katliam karşısında Fransa, Almanya, Belçika başta olmak üzere Avrupa ülkeleri dehşete düştü, insanlar adeta eve kapandı. Güvenlik tedbirleri en süt seviyeye yükseltildi, birçok şehirde sıkıyönetim ilan edildi, teröre karşı kırmızı alarm verildi. Herkes Fransa’yı konuşurken, bu defa terör çirkin yüzünü Afrika’da gösterdi, Malinin başkenti Bamako’da bir otele saldıran IŞİD teröristleri 170 kişiyi rehin aldı, ancak rehineleri kurtarma operasyonu sırasında 21 kişi öldü. Kıl payı büyük bir katliamın eşiğinden dönüldü ..
Suriye bataklığında yetişen bu teröristler Avrupa başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine dağılmış durumda, canlı bomba olarak eğitilmiş yüzlerce terörist eylem yapmak üzere hücrelerde hazır bekliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu İş Konseyi Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Suriye ateşine odun taşıyanlar çok yakında kendini aynı ateşte bulmaktan kurtulamayacaklarını'' ifade etti. Benzer şekilde G20 zirvesi kapanış konuşmasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin “IŞİD terör örgütünün 40’dan fazla ülkeden finansal destek aldığını ve bunlar arasında G20 üyesi ülkelerinde olduğunu” söyledi. Putin yasa dışı petrol ticaretinin boyutlarını da gösteren uçaktan ve uzaydan çekilen fotoğraflar olduğunu, hatta petrol yüklü konvoyların uzunluğunun onlarca kilometreyi bulduğunu söyledi. ABD Başkanı Barack Obama ise Antalya’da yaptığı konuşmada “Suriye’de güvenli bölge ya da uçuşa yasak bölge oluşturulmasının” yanlış olacağını, buna baştan beri karşı olduklarını, “IŞİD’in geri çekileceğini gördük. IŞİD bugün Suriye ve Irak’ta daha az toprağa sahiptir. Bu kazanımların devam etmesi için gerekirse daha fazla devletin katılımı gerektiğini, “IŞİD’i Irak ve Suriye’de yenmenin yeterli olmadığını” ifade ederek teröre karşı dünya genelinde bir mücadelenin önemine işaret etti. Başkan Obama devam eden konuşmasında “Geçmişte Müslüman topluluklarında bu aşırıcılığın geriletilmesi konusunda yeterince önlem alınmadı. Müslüman liderler kendilerine ciddiyetle ‘bu aşırıcı ideolojiler nasıl kök buldu’ diye sormalılar. Müslüman olmayanlar kendi kendilerine genelleme yapmamalı. Ama Müslüman toplulukların da ‘çocuklarımızı nasıl bu aşırıcılığa kaptırmayız’ konusunda kendilerini sorgulaması gerektiğini ifade etti. Diğer yandan Çin televizyonu Phoenix TV’ye açıklama yapan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, “IŞİD ve daha başka terör örgütlerinin Türkiye’yi arka bahçe olarak kullandıklarını” da iddia ederek ağır eleştirilerde bulundu, Esad “Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar olmaksızın IŞİD’in devam etmesinin kesinlikle mümkün olmadığını” öne sürdü..
Financial Times gazetesinde yer alan bir habere göre IŞİD’in yıllık petrol gelirinin 500 milyon dolar olduğu, 60'tan fazla ülkenin dâhil olduğu uluslararası koalisyonun bir yılda 10 bin 600'den fazla saldırı düzenlemesine rağmen, IŞİD'in savaş gelirlerini kesemediği belirtiliyor. IŞİD karşısında çaresiz kalan bu ülkeler şimdi kendi elleriyle yarattığı Suriye bataklığını kurutmaya çalışıyorlar. Yapmış olduğu eylemler hiçbir şekilde İslam’la bağdaşmayan IŞİD ne yazık ki İslam kisvesi altında hareket ediyor. Bu imajıyla Dünyanın her tarafından taraftar topluyor. İçinde her ırktan, her milletten teröristi barındırıyor. Afganistan’dan Nijerya’ya kadar IŞİDE bağlılığını ilan etmiş çok çeşitli örgütler var. Ancak IŞİD’in yapmış olduğu eylemler hiçbir şekilde İslam inancıyla bağdaşmıyor, aksine İslam ve Müslümanların imajını zedeliyor, belki de İslam karşıtı her şeyin sembolü olarak İslam’a en büyük zararı veriyor. Özellikle batı ülkelerinde İslam karşıtlığı hem sokakta, hem de siyasette artıyor. ABD başta olmak üzere batı ülkeleri Suriyeli mültecilere karşı sınırlarını kapatıyor.. Artık IŞİD terörü Suriye ve Irak’la sınırlı değil dünya geneline yayılarak evrensel bir boyut kazanmıştır. Başta G20 ülkeleri olmak üzere her ülkenin teröre karşı sorumluluğu vardır. Suriye bataklığı temizlenmeden, Ortadoğu’ya barış gelmesi. IŞİD’ terör örgütü yok edilmeden, dünyaya huzur gelmesi mümkün görülmüyor.
