Bu yazımız 1 Kasım Seçimlerinden direkt bahseden ilkyazımızdır. O zaman bu ilkyazımıza 7 Haziran seçimleri için yazdığımız son yazıdan başlamalıyız.
 Bilimden ve yüce dinimizden nasibini almamış bir güruh  her karış toprağı şehit kanları ile sulanarak kurulan Cumhuriyetimizi her gün biraz daha bozarak ilerlemektedirler. Kendisini korumak üzere gerekli silahlarını yapamayan ve satın alan devletler er veya geç yıkılmaya mahkûmdurlar. Yüce dinimizden ve bilimden uzak bir güruh yönetimi hile ile ele geçirmiştir. Türk milleti 12 senede cebinden açık bütçeler yolu ile 345 katrilyon parasını gasp edenleri her halde tekrar tekrar oylarıyla başa getirmemektedir. Kısa vadeli menfaatleri ile kandırılmış insanlarla+ hile ile çalınmış oylarla iktidarlar sürdürülmektedir. Ancak bu yol uzun bir süre devam edemez. 7 Haziranda Türk milleti      " Yeter söz milletindir" diyecektir. Denk bütçeye ve laik eğitime gönül veren kuvayı milliyecilere görev tevdi edilecektir.
Bu görev tevdi edilmiştir. AKP kenara çekilsin ve Hükümet AKP dışında kurulsun denilmiştir. Ama Türk milletinin verdiği bu karar nedense AKP tarafından, CHP tarafından, MHP tarafından ve de HDP tarafından anlaşılamamıştır. Anlaşamayanlar bu kadarla kalsa ne kadar iyi olurdu. Sayın Cumhurbaşkanımız da bu kararı aldığı seçim kararına bakarak anlıyoruz ki o da anlamamıştır. Sayın Hükümetimiz de bu kararı anlamamıştır. Ve daha önceki yazılarımıza arz ettiğimiz gibi Anayasaya tam olarak uygun olmayan dolambaçlı yollardan gidilerek yeni seçim kararı alınmıştır. Amaç Türk milletinin bu kararını yerlerde süründürülmektir.
Şimdi tekrar eski yazılarımıza dönelim ve yazmaya devam edelim.
1.      Biz çocukken 10 kuruşa aldığımız bir adet simit 1.000.000 TL dir.
2.      Biz çocukken 3 TL ye aldığımız Bir ABD doları 2.970.0000 TL dr
3.      Biz çocukken 3TL ye aldığımız Bir gram altın 100.000.000 TL dir.
4.      Biz çocukken 10 kuruşa aldığımız Bir kilo patates 2.000.000 TL dir.
-          Bir Türk vatandaşına sorsanız ve deseniz ki
-          Altın ve döviz fiyatlarındaki yükselmeler ne demektir.
-          Hiç şüphesiz ki altın v e döviz fiyatlarının yükselmesi hayatı çekilmez hale getiren bir gaflet dalalet ve hatta hıyanettir. Cevabını verecektir.
-          Peki, bu bir suç mudur?
-          Evet, bu bir suçtur.
-          Adli ve siyasi suç mudur? Yoksa yalnızca siyasi bir suç mudur?
-          Evet, bu suç hem siyasi bir suçtur hem de adli bir suçtur.
-          Bir suç hem adlı hem siyası ise gaflet ve dalaletle işlenmiş bir hıyanet suçumudur,
-          Evet, aynen öyledir
-          Peki, bu güne kadar bu suçu işleyenlerin mahkemeleri nerede ne zaman görüldü
-          Hiç bir zaman görülmedi.
-          Bu seçimde ne olacaktır.
-          Bu seçimde Türk milleti bu kadar ağır gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet uygulamalarının sandıkta hesabını soracaktır.
-          Yazımızı yine 7 Haziran seçimlerinden evvelki son yazımızla noktalayalım.
 
Kısa süreli, çıkarlarınız için aldatılmış, kandırılmış dinimize ve milletimize yabancılaştırılmış bizim insanlarımızsınız. Müslümanlıkla yani bilimle ilgisi olmayanlarca yönetilen Türk milleti ancak ve ancak yeniden SEVR yoluna girer. 14 Mayıs 1950 gününden bu yana SEVR yollarındayız. Türk Milleti bu seçimlerde açık bütçeli bilim eğitiminden uzaklaştırılmış bu acı SEVR yoluna da dur demek zorundadır. Ayağını yorganına göre uzatan denk bütçeli ve “beşikten mezara bilim okuyan “milli ilkelerimize yeniden dönmek zorundadır. Dost acı söyler.
 Bu nedenle Türk milleti 1 Kasım seçimlerinde AKP yı  %10 luk seçim barajında boğmalı ve Kuvayı Milliye’den gelen milli bir iktidarı göreve getirmelidir. Türk milletine bu mücadelesinde başarılar dilerim.