Anayasa ihlal edilerek iki dönem cumhurbaşkanlığı yok sayılıp üçüncü kez aday olmak ‘rejim, sistem’ değişikliğine dayandırıldıysa artık değişen yeni ‘rejim, sistem’ in anayasası da olmalıdır! Yeni anayasayla sınırsız cumhurbaşkanlığı anayasal hale getirilebilir!
Denilebilir ki var olan anayasaya bugüne kadar uymayanların anayasa arayışları anayasal yönetim anlayışına çok önem vermelerinden mi yoksa kafalarındaki ‘siyasal anlayışı’ anayasal hale getirmek istemelerinden mi, niyetleri anlamak için kahin, akıllı olmaya gerek yok, anlamamak için salak olmak gerekir!
14/28 Mayıs seçimlerinin ardından anayasa tartışmaları yenide daha yüksek sesle tartışılmaya başlandı. Saray tarafından ‘’1982 yerine 2023 Anayasası Sempozyumu’’ adıyla ‘’fiiliyata’’ dökülen Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın, ‘’Milli Mücadele’nin meşru zeminini oluşturan anayasa 1921 yılında yürürlüğe girmiştir. Milletimizin ve ülkeyi yönetenlerin hukuki meşruiyeti konusundaki hassasiyetini bu anayasa göstermeye yeterlidir. 1924, 1960 ve 1982 anayasalarının kendi dönemlerine ilişkin ayrı hikayeleri vardır’’ sözleriyle istenilen yeni anayasa gündemin en yakıcı konusudur.
1921 Anayasa’sını merkez alan anlayışa Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Şule Özsoy Boyunsuz, Erdoğan’ın ‘’millet çeşitliliği’’ tanımının, ‘’laik millet tanımıyla sorunlu bir siyasi anlayışın din temelli, uluslaşmamış çoklu kimlikler yaratma arzusu olarak yorumlanabileceğini’’ söyleyerek. ‘’Ulus devletler yıkılmadı ve ulus kimlikler yok olmadı’’ diyen Boyunsuz, ‘’ülkemizde ulus devlet devrimi büyük oranda başarılmıştır. Bu, anayasa maddesine yazılarak yok edilemez’’ ifadelerini kullanıyor.
Yeni rejimin anayasasını yapabilmek için ‘’Darbe Anayasası’’ gerekçesiyle topyekûn değiştirmek istediği bu anayasa, kabul edildiği 1982 yılından bu yana 21 kez değişikliğe uğramış. Sadece AKP iktidarında 12 kez değişikliğe gidilmiştir. Yine sadece AKP döneminde 177 maddelik ‘’Darbe Anayasası’’nın 134 maddesinde değişikliğe gidilmiş, bazı maddeleri birden kez değiştirilmiştir. 134 madde değiştirildiği, bu anayasa hala darbe anayasası mıdır yoksa değiştiren anlayışta mıdır.
Ayrıca iktidarları döneminde sayısız kez anayasayı yok sayarak uymamayı kendilerine hak gören anlayışın yapacağı anayasa ne kadar demokratik olabilir, uyacaklarına inanılabilir mi?
Zamanında Graham Fuller ne demişti? Türkiye çok dilli, çok kültürlü bir yapıyı benimsemeli’’ Aynı Fuller, The Porospect for Islamic Fundamentalism in Turkey (Türkiye’de İslam Köktenciliğinin Geleceği) isimli 80 sayfalık raporu hazırlayan ve Türkiye’de Siyasal İslam’ın iktidar olması gerekliliğini anlatarak 1989 yılında Pentagon’a sunan isimdir.
Erdoğan diyor ki ‘’Yeni anayasayı milletimize kazandırana kadar çalışmayı, mücadeleyi asla bırakmayacağız’’ yeni anayasa deyince, şimdiye kadar yapılan anayasa değişikliklerindeki ‘’12 Eylül rejimiyle hesaplaşacağız’’ söylemleriyle süslendiği gibi kulağa hoş geliyor olabilir ama öyle değil.
Yeni anayasanın amacının ne olduğunu 2023 Anayasa Sempozyumunda ortaya koyan Prof. Dr. Şükrü Karatepe ‘’Anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilemez olması hükmünü kaldıralım’’ diyor.
Anayasanın değiştirilemez hükümlerinden neden bu kadar rahatsızlar, nedir bu rahatsızlık yaratan, kaldırılması istenen, değiştirilemez hükümler;
Madde 1: Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
Madde 2: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
Madde 3: Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli marşı ‘’İstiklal Marşı’’dır. Başkenti Ankara’dır.
Madde 4: Anayasanın 1. Maddesindeki devletin şeklinin cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2. Maddesindeki cumhuriyetin nitelikleri ve 3. Maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez.
Yeni anayasa hazırlığı yapanlara ve anayasanın ilk dört maddesiyle sorunu olanlara sormak lazım, devletin şekliyle, cumhuriyetin nitelikleriyle, devletin bütünlüğüyle, resmi diliyle, bayrağıyla, milli marşıyla ve başkentiyle probleminiz mi var. Nedir, bu maddelerle derdiniz?
14/28 Mayıs seçimlerinden sonra hızlanan ‘Yeni Anayasa’ çalışmaları yerel seçimlerden sonra daha da hızlanacaktır. Burada esas can alıcı nokta muhalefetin bu ‘Yeni Anayasa’ taleplerine ne diyeceği, CHP listelerinden Meclis’e giren 39 milletvekilinin nasıl bir tavır alacağıdır. Hoş seçimlerden hemen sonra bizzat CHP’li bazı milletvekillerinin ‘Yeni Anayasa’ya destek verebiliriz açıklamalarını duyduktan sonra…
Anayasalar her canı çekenin, Meclis çoğunluğunu ele geçiren anlayışın istediği zaman keyfine göre yazabileceği kanunlar değildir.
21 yıllık Erdoğan iktidarı ‘Anayasa’ dan dolayı neyi yapmak isteyip de yapamamıştır?