Batı'nın Türkiye'ye bakış açısı, tam anlamıyla iki kutuplu yapıya dönüştü. Bir tarafta finans kapital var, diğer tarafta sanayi sermayesi var. Finas kapital dolar egemenlerinden oluşuyor. Sanayi Sermayesi ise Avrupa Birliği içerisinde bulunuyor.
Dolar egemenleri, Türkiye bölünsün istiyor. Bu amaçla, her türlü terörizmi destekliyor. Buna, ekonomik terörizm dahildir.
Avrupa merkezli sanayi sermayesi ise, Türkiye'de üretim yapıyor. Türkiye'deki ucuz emek sayesinde kar ediyor. Emek yoğun üretimini Türkiye'de gerçekleştiriyor. Avrupa'ya satıyor. Dikkat ediniz dış ticaretşimizin yarıdan fazlası, Avrupa Birliği iledir.
Türkiye'den çıkarı olan Avrupalı sanayi sermayesi, Türkiye'ye ''şimdilik'' dokunulsun istemiyor.
İkili arasındaki zıtlaşma ilk defa ''Rus Uçağının Düşürülmesi'' olayı sırasında çıktı. Finans Kapital sahipleri Rusya-Türkiye savaşının oluşması için adeta bayram ettiler. Fakat, sanayi sermayesi yatırımlarım var diyerek karşı çıktı. Rusların entelektüel aklı bu oyunu çözmede gecikmedi.
Finans Kapital ''ekonomik terörizme'' devam ediyor. Hükümet adamları farkında. Yapacakları işleri burdan bir kaç kez yazdım. Bir kısmına uydular. Ancak, siyasi istikrar sağlamadan ekonomide istikrar sağlanması mümkün değil.
Zorluğu gören sanayi sermayesi, Hükümete bilgi veriyor olmalı ki, siyasi platformda TÜRKİYE MUTABAKATINDAN söz ediliyor.
Bana göre, görev CHP'ye düşüyor. Ülke kaderine terk edilemez. Eğer, sanayi sermayesi ülkeyi terk eder ise işsiz sayısı 20 milyona çıkar.
Herkesin aklını başına toplaması şart oldu. Bir an önce Milli Mutabakat sağlamak lazım. Yoksa meydan dolar egemenlerine kalıyor.