Demokrasi mükemmel bir rejim değildir. Daha az kötüsü olmadığı için tercih ediliyor.
Doğrudan demokrasinin işlerliği yok. Dolaylı demokrasinin işlerliği ise seçilenlerin erdemli olmalarına bağlıdır. Eğitimsiz insanlara oy hakkı verildiği zaman, dolaylı demokrasi dahi işlevini yitiriyor.
Çünkü, eğitimsiz insanlar "ağzı laf yapan ehliyetsiz kişileri" iş başına getiriyor. Devlet idaresi ise liyakat ve kariyer sahibi insanlara ihtiyaç duyuyor.
M.Ö. 4. Yüzyılda Aristo "doğrudan demokrasiyi" tenkit ediyordu. Aristo "demokrasilerde kimin ayak, kimin baş olduğu anlaşılamaz, eşitlik iddiasındaki halk yığınları zenginleri localardan indirir, zor devlet görevleri yerine getirilmez, topluma kargaşa hakim olur" diyordu.
M.Ö.4 Yüzyılda yaşamış Platon, demokrasinin başarılı olması için, seçenlerin eğitimli ve seçilenlerin erdemli olmasını şart koşuyor. Eğitimsiz kişilerin egemen olduğu toplumlarda "demokrasinin oligarşiye dönüşeceğini" söylüyordu.
Günümüzün modern toplumlarında, dolaylı demokrasi yoluyla, halk temsilcileri seçiliyor ve siyasi iktidar kullanılıyor. Bu amaçla, çok partili demokratik sistem işlev üstleniyor.
Siyasi partiler, siyasal toplumda mevcut benzerlikleri bir araya topluyor. Farklılıkları öne çıkarıyor ve ötekileştirme başlıyor. Ötekileştirmenin derecesine göre, toplum ayrışıyor.
Eğitimsiz toplumlarda ayrıştırma çok kolay. Zira, eğitim seviyesi düşük insanları ırk, din ve dinin mezheplerine göre bir arada tutmak ve ötekileştirmek mümkün.
Ötekileştirmenin derecesi o kadar ileri gidebiliyor ki, toplumun belli kesimi "topluca hain" ilan edilebiliyor. Demokrasinin en kötü tarafı "toplumu ırk, din ve mezhep esasına" göre ayrıştırmasından kaynaklanıyor.
Tarihi kayıtlara göre, iki ülke din ve mezhebin ayrıştırmaya neden olduğunu fark ederek radikal tedbirler aldı.
-Birincisi Fransa’dır. Fransa 1789 devrimi ile "Giyotini" kullandı. Papazların egemenliğine "din adamlarının kafasını giyotin ile keserek" son verdi. Avrupa, Fransız devriminin etkisinde kalarak "papazların egemenliğini" bitirdi. Bu sayede, modern demokrasilere geçilebildi.
-İkincisi Japonya’dır. Japonya önce din adamlarının egemenliğini kaldırdı. Eğitim seviyesine göre oy hakkı vererek işe başladı. Modern Japonya’nın temelleri atıldı.
Türkiye'de, din ve ırk siyasete alet ediliyor. İnsanlar ötekileştiriliyor. Toplumsal ayrışma en sonuna kadar kullanılıyor. İnsanlar "siyasal görüşüne göre" birbirine adeta düşman ediliyor.
Toplumdaki ayrışmanın kökeninde "eğitim seviyesindeki" düşüklük yatıyor.