TUİK verilerine göre, 2021 yılıda Türk ekonomisi yüzde 11 oranında büyümüş. Neden, vatandaş ekonomik büyümeyi hissetmiyor?
Ekonomik anlamda büyümeyi şöyle özetleyebiliriz. Bir önceki yıla göre, ulusal hasılada meydana gelen artış ekonomik büyüme olarak hesaplanır. Geçen yıl, 100 birim olan ulusal hasıla, bu yıl 110 birim olmuş ise ekonomi yüzde 10 büyümüş sayılır.
Büyüme hesabında iki metod var.
-Üretilen mal ve hizmetlerin parasal değerler toplamı, ulusal hasılayı oluşturuyor. Mal ve hizmetleri a, b, c...n olarak ve fiyatlarını P ifadesiyle değerlendirdiğimi zaman,
Y=Ulusal hasıla= P(a+b+c+....n) şeklinde formüle bağlarız.
-Üretilen mal ve hizmetlerin maliyeti bellidir. Bunlar, üretim faktörlerine yapılan ödemelerdir. Toprak Rantı (R )+ Ücret (Ü) + Faiz (F) + Kar (K) dan oluşur. Y=R+Ü+F+K dır.
Her iki formül de birbirine eşit olmak durumundadır. Yani. Y= P(a+b+c+....n)= R+Ü+F+K dır.
Şimdi soru şudur.
2021 yılında, Toprak Rantı arttı mı? Hayır. Ücretler arttı mı? Hayır. Reel faizler negatif seyrediyor. Karlar yerlerde sürünüyor. Bu sonucu, fert başına hasıla hesabı teyit ediyor.
Nitekim, 2021 yılında, fert başına hasıla = 9539 dolar hesaplanmış. Halbuki, 2013 yılında fert başına hasıla = 12582 dolar idi.
2013 yılından bu güne kadar, fert başına hasılada azalış var. Bu azalışı, yüzde 11 büyüme oranı telafi edemiyor.
Ekonomi, halen 2013 yılındaki gelir seviyesine ulaşamadı. Nedenin, yanlış ekonomi politikalarından kaynaklandığını, herkes, yaşayarak öğrendi. Yüksek büyüme oranı, vatandaşın reel gelirinde pozitif artış sağlamıyor.