İçişleri Bananı Sn. Soylu'nun "insana fiziki darbeyi meşru kılacak" söylemi Hukuk Devleti ilkeleri ile bağdaşmıyor.
Toplumun geleceği olan çocuklara zarar verenleri hiç kimse savunamaz. Suç işleyen sanıklar için uygulanacak prosedür bellidir. Polis yakalar ve Adalete teslim eder. Hâkimin vereceği ceza ile fail cezalandırılır.
Ceza tartışılabilir. Az görülebilir. Yeniden düzenlenebilir. Türkiye Büyük Millet Meclisi "cezaların ne olduğunu" hükme bağlamıştır. Hukuk devletinde ''bedene fiziki darbe" ile ceza uygulanmasına izin verilmez.
İnsan hakları beyannamesi ile fiziki cezalar yasaklandı. Modern ceza hukukunda bedensel cezaya izin verilmiyor. Buna rağmen Sn. İçişleri Bakanı "bedene zarar verici fiziki cezayı" savunuyor.
Bedene fiziki ceza uygulaması yeni değil. Batı'nın Engizisyon mahkemelerinde en ağırını insanoğlu yaşadı. Osmanlı'nın falakasından yeni kurtulduk. İç İşleri Bakanı'nın teşvik ettiği uygulama ile tanışmamız geç olmayacağa benziyor.
Son zamanlarda Türkiye'de neler oluyor?
Hukuka saygı neden azaldı?
Türkiye neden hukuk devleti prensiplerinden uzaklaşıyor?
Cevabı bilen varsa, yazının altına not düşsün.