Osmanlıyı Arap ülkesinden kovacak büyük bir hain 1852 yılında İstanbul'da doğdu. İsmi Hüseyin idi. Hüseyin kendinin HAŞİMİ soyundan geldiğini iddia ediyordu.
Osmanlı Saltanatına göre '' Türk olmasında kim olursa olsun'' anlayışıyla Hüseyin 1908 yılında Mekke Emiri olarak tayin edildi.
Mekke Emiri Hüseyin İngilizler ile bir olup Arapları isyana teşvik etti. İngiliz parası ve teknolojisi ile isyancı Arap Ordusunu kurdu. Kendisi yaşlı olduğu için başına oğlu Faysalı geçirdi.
Önce Hicazdaki Türk askerleri katledildi. Sonra Osmanlının lojistik desteğini sağlayan demir yolları tahrip edildi. Gazze savunması sırasında Filistinlilerin ihanetini sağladı
Özetle İngilizler ile bir olup Osmanlıyı arkadan vurdu.
1920 yılında Hüseyin'in İngilizler ile arası açıldı. Hüseyin İngilizlere ''sözünüzü tutun'' diyordu.
Oğlu Faysalın komutasındaki Arap Ordusu İngilizler için tehdit unsuruydu.
İngilizlerin amacı Arabistan'ı parçalamak ve küçük devletçiklere bölmek idi. Bütün olarak Arap dünyasının Hüseyin'e verilmesi söz konusu dahi olamazdı.
Tehdit unsuru olan ARAP Ordusu Şam'da manevra bahanesiyle kuşatıldı ve sabaha karşı kuşuna dizildi. Başındaki komutan Faysal Kıbrıs'a sürüldü.
İngiliz basını bu ihaneti manşet yapınca yönetim Sürgündeki Faysalı getirip Suriye Ve Irak Kralı olarak tayin etti. Hüseyin'in diğer oğlunu da Ürdün Kralı olarak tanıdı. Tarihte Ürdün diye bir devlet yoktu. Amaç Arap Dünyasını parçalamak olduğu için böyle bir idari taksimat yapıldı. Hüseyin'in payına da Arabistan düştü.
Hüseyin Muhteris bir adamdı. 1924 yılında kendini HALİFE ilan etti. Hindistan'daki Müslümanlar ile başı dertte olduğu için İngilizler Hüseyin'den kurtulmaya karar verdiler. İktidarı elinden aldılar ve bugünkü SUUDİ ailesine teslim ettiler. Hain Hüseyin'i de Kıbrıs'a sürgüne gönderdiler.
Maalesef ülkemizde hain çok. Ekmeğini yediği topluma ihanet eden Hüseyin'in hayatı hainlere örnek olsun.