Homo sapiens evrim sonucu ortaya çıkmış olamaz. Evrimin temel mantığı çevreye uyuma dayanıyor. Halbuki insan oğlu çevreye uymuyor. Aksine çevreyi kendine uyduruyor. 
İnsanoğlunun derisi hava alıyor. Sıcak ve soğuktan çabuk etkileniyor. Hayvanların derisi hava almıyor. Hava almayan bir deriden, hava alan bir deriye doğrru evrimleşmek söz konusu dahi olamıyor.
Homo sapiens, yani bu günkü insan teknoloji üretmek üzere programlanmış. Anatomisi, toplumsal yaşamı ve ekonomik çıkar arayışı onu teknoloji üretmeye zorluyor.
İnsan, baş parmak ucu diğer parmak ucuna değebilen istisnai bir varlık. Bu yetenek ona alet kullanmayı ve icat etmeyi öğretiyor. Genlerine konmuş kanser hastalığı, hücre biliminin gelişmesine neden oldu. Doğum sırasında kadının bakıma ihtiyacı var. Sadece bu biyolojik yapı onu toplum halinde yaşamaya mecbur bırakıyor.
Toplu halde yaşamanın ekonomik yararı var. İşbölümü ortaya çıkıyor. Ekonomik gelişme başlıyor. Ekonomik gelişme farklılığı ileri toplumların yararına işliyor. İleride olanlar, daha yeni teknolojiler ile avantajı bırakmak istemiyor. Teknoloji üretmeye devam ediyor.
İnsan toplum halinde yaşadığı için sosyolojik (toplumsal) akıl ortaya çıkıyor. Sosyolojik akıl sürekli evrimleşiyor. 150 yıl önce uçak yapamayan toplumsal akıl bu gün uzaya giden araçlar üretiyor. 
Sosyolojik aklın evrimleşmesinde odak nokta insan oluyor. Her yeni teknoloji insanın yerine kullanılacak bir aleti devreye sokuyor. En son alet bilgisayar ve robotlar oldu. Bilgisayar teknolojisi ile güçlendirilmiş robotlar giderek insana benziyor.
Sosyolojik akıl insanın zayıf taraflarını gidermek üzere çalışıyor. Hastalıklar ile mücadele ediyor. Yaşamı uzatmaya çalışıyor. Homo Sapiens'den oluşan toplum teknoloji üreterek farklı bir yaşam boyutuna doğru hızla ilerliyor.