Siyasal güçleri dörde ayırıyoruz. Bunlar Yasama, Yürütme, Yargı ve Medyadır. Siyasal güçler, gücünü ''Tarafsız ve bağımsız olmasından'' alıyor.
Sosyolojide önemli bir kural vardır. İşlevini yerine getirmeyen her şey bozulur. Bozulma çürümeye dönüşür. Çürüyen ne ise kendi kendini tüketir. Yerini işlevi olan alır. Bu yasa, siyasal güçler için de geçerliliğini sürdürüyor.
1. Siyasal güç olarak Medya.
Medya gürünü ''halkın doğruları öğrenmesinden'' alıyor. Taraf tuttuğu taktirde, medya gücünü kaybeder. Toplum yazdıklarına ve söylediklerine inanmaz. İşlevini kaybeder. Yok olur.
2. Yasama ve Yürütme Gücü.
Taraflı davranan Yasama ve Yürütme organları, siyasal güç olma işlevini kaybeder. Demokratik yöntemler ile bu kurumlar
kendilerini yeniler. Yenilenmez ise hukuk düzeni bozulur.
Bozulan hukuk düzeninden sermaye kaçar. Sanayi toplumunda sermaye kaçıran ekonomi çöker. Çöken ekonomi siyasal istikrarı bozar. Bozulan siyasal düzen, bir şekilde tamir edilir ve sistem yoluna devam eder.
3. Siyasal güç olarak Yargı.
Yargı, federatif güç olarak tanımlanıyor. Federatif güç kendiliğinden harekete geçmez. Mutlaka, birilerinin onu harekete geçirmesi gerekir. Hakim ''dosya önüne gelmeden'' yargılama yapamaz.
Yargılama gücü işlevseldir. Kendiliğinden ''tarafsız ve bağımsız olmak'' durumundadır. Zira, Yargılama işlevinde Hakim ''delile göre'' karar vermek zorundadır. Somut deliller hakimi bağlar.
Yargılamada taraflar vardır. Taraflar, yasalara göre Hakimi karar vermeye mecbur eder. Hakimin kararına itiraz mercileri vardır. Sistem kendi içerisinde temyiz yoluyla denetimi sağlar.
Tüm bunlara rağmen, siyasal gücün etkisinde kalan Hakim olabilir. Hakim taraf tuttuğu zaman, adalete olan inanç kaybolur.
Adalete olan güven kaybolduğu zaman ''Kendi hakkını kendin alma'' denilen istisnai bir durum ortaya çıkar. Herkes kendi hakkını kendisi almaya kalktığı taktirde, hukuk düzeni bozulur. Siyasal toplumda kargaşa meydana gelir. Siyasal haklar söz konusu ise, kargaşanın boyutu büyür.
Hakimler dahil, hiç kimsenin siyasal toplumda kargaşa yaratmaya hakkı yoktur.