TUİK rakamlarına göre Ekim ayında, bu yıl ilk defa ticaret dengesinden fazla verildiği görülüyor. Fazlalık, 799 milyon dolar. Ticaret dengesinden fazlalık, turizm gelirleri ile birleşince, Ekim Ayı Carı Fazla 2,7 milyar dolara ulaştı. Bu bir rekordur.
Dış ticaret dengesindeki fazlalığın gerçek nedeni, ithalattaki azalmadan kaynaklanıyor. İthalattaki azalma kalemlerinin başında tüketim malları geliyor. Türkiye, tüketim amacıyla, ithal malını daha az satın alıyor. Belli ki, yüksek faiz etkisini göstermiş ve halk ithalata dayalı tüketimini tehir ediyor.
İkinci sırda, inşaat sektörüne yönelik, yatırım ve hizmet ithalatındaki azalma var. Ekim ayında, inşaat sektörünün döviz yutan karakteri sonlanmış. İnşaat sektöründeki durgunluğun, böyle sonuç vermesi normaldir.
Türkiye'nin sermaye dengesi sorunu devam ediyor. Türkiye'den sermaye çıkışı, Ekim ayında durmadı. Rakamları kısaltarak özetleme yapacağım.
1,3 milyar dolar borç ödemesi yapılmış.
1.0 milyar dolar yurt dışına yatırım için sermaye çıkmış.
2,6 milyar dolar yabancı sermaye çıkışı gerçekleşmiş.
Ekim ayında ülkeden, toplam 4,9 milyar dolar sermaye çıkmış.
699 milyon dolar doğrudan yatırım sermayesi girmiş.
491 milyon dolar portföy yatırımı amaçlı para girişi var.
2 milyar dolar yeni borçlanma yapılmış.
Ekim ayında, toplam 3 milyar 90 milyon dolar civarında sermaye girmiş.
Giriş-çıkış farkı bir milyar dolar civarında negatif rakamı içeriyor. Sermaye çıkışındaki farka tekabül eden bir milyar dolar, 2,7 milyar dolar olan cari fazladan ödenmiş ve 1,7 milyar dolar rezervlerde artış sağlanmış.
Sonuç;
İyi ki Türkiye cari fazla veriyor. Bu sayede, kurlar istikrar kazanıyor, ekonomi ayakta durmayı başarıyor. Zira, ülkeden sermaye çıkışı durmuyor. Türkiye'nin sorunu "sermaye çıkışını durdurucu" politikaları uygulamadan çözülemez. Bunların başında, Hukuk Devleti İlkelerini tam anlamıyla uygulamak geliyor.
Yürütmenin, yargı hakkındaki söylem ve eylemleri, yargının bağımsız ve tarafsız olmasına inancı sarsıyor. Kendini güvende hissetmeyen sermaye ülkeden çıkıyor.
Türkiye, bir an önce "sermaye güvenlik limanı" oluşturacak politikaları uygulaması lazım. Hükümete görev düşüyor.
